351. F Oturması eyleminde, ağır hasta tutsak Abdullah Kalay'ın serbest bırakılması istendi.
Saat 13.30'da İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi önünde polis ablukası altında başlayan eylemde Hatice Onaran tarafından basın açıklaması okundu.
Hasta mahpusların tutuklu olmayan kişilerle aynı sağlık hizmetine erişme hakları olduğu belirtilen açıklamada hasta tutsak Abdullah Kalay şöyle tanıtıldı: "1967 Dersim doğumlu Abdullah Kalay 1992'de gözaltına alınır. Yoğun baskı ve işkence sonrası tutuklanır. 1996 ve 2000 yıllarında ölüm orucu eylemlerine girdikten sonra Wernicke Korsakoff Sendromuna yakalanır. 2002 yılında iki ayrı davadan birisinin yatarı dolduğu için tahliye edilir. 2008 yılında 11. Ağır Ceza Mahkemesi'nin verdiği müebbet ağır hapis cezası Yargıtay tarafından onanınca, 24 Eylül 2010'da çalıştığı iş yerinden alınıp tutuklanarak tekrar hapishaneye götürülür."
“Geciktirilen tıbbi müdahale kalıcı hasar bıraktı”
Açıklama Kalay'ın 1 ay önce İHD'ye gönderdiği mektuptan alıntılar yapılarak şöyle sürdü: “Kaldığım hapishanede 2012 yılında kalp krizi geçirdim. Hapishane idaresi 2,5 saat geciktirerek hastaneye kaldırmıştı. Hastanede 1,5 saat anjiyoda kaldım. Tıkanan ana arter damar açıldı, stent takıldı. Ölümden son anda kurtuldum. Ancak geç müdahale edildiğinden kalbimin büyük bir kısmı tahribata uğradı. Kendisini yenileyecek durumdan çıkmıştır, ölüdür. Son yapılan üçüncü anjiyoda kalbime giden damarların %40 ile %70’i arasında daralma mevcut ve kalp yetmezliğinde artış olmuş, kalbin çalışma oranı %25’e düşmüş. 10 çeşit ilaç kullanıyorum.
“Hastalıklarım ile ilgili kesin ve kalıcı tanı: Koroner arter hastalığı, kalp yetmezliği, kalbin çalışma oranı EF: %25, angina pektoris, hipertansiyon, Wernicke Korsakoff, %50-53 duyma kaybı, reflü, bacaklarımda ağrı ve ödem, hemoroid, prostat, sol böbrekte 4.5 taş.
“Günlük özel ihtiyaçlarımı içeren işlerimi (çamaşır yıkama, temizlik vb) yapamayacak durumdayım. Zaten hastane sağlık kurulunun 'süresiz iş gücünü kaybetmiş' engelli raporu da mevcut. Yemek yerken, konuşurken, yürürken, sandalyede otururken yoruluyorum. Zamanımın çoğu yatakta geçiyor.”
“Raporlara rağmen tahliye edilmiyor”
Açıklamada, Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Uygulama ve Araştırma Hastanesinin Adli Tıp Ana Bilim Dalı Kurulu’nun verdiği, hapishanede kalamayacağı yönündeki 4 rapora rağmen serbest bırakılmayan Kalay ve tüm hasta mahpusların tedavi olabilmeleri için serbest bırakılmaları istendi.
Eylem “Hasta mahpuslar serbest bırakılsın!”, “Tedavi haktır engellenemez!", “Susma suça ortak olma!” sloganlarıyla sona erdi.
Kızıl Bayrak / İstanbul