8 yıl önce Suruç'ta katledilen 33 devrimcinin hesabını sormak için yürütülen çalışmalar kapsamında 6 kişi, Suruç anması/eylemi sonrasında ise 2 kişi tutuklanmıştı. Suruç'un 8. yılında sokaklarda mücadele yürüten 8 kişinin tutuklanmasına karşı Gençlik Örgütleri “Suruç Biziz; 33’lerin yoldaşlarını alacağız!” şiarı ile bir kampanya süreci başlattıklarını deklare etti.
Deklarasyon metni şu şekilde:
“Suruç Biziz; 33’lerin yoldaşlarını alacağız!
8 yıl önce "beraber savunduk, beraber inşa edeceğiz" diyerek yıkılmış bir kenti yeniden inşa etmek için yola çıkan 33 düş yolcusu iktidar destekli işid çeteleri tarafından katledildi. 8 yılın ardından katliamın sorumlularını açığa çıkardığımız her alanda iktidar, çeşitli saldırılarla Suruç'un hesabını sorma mücadelesini engellemeye çalışıyor. “33’lerin düşlerini gerçek kılacağız diyerek!” sokak sokak mücadele eden, onlar için adalet isteyen ve bu adaleti sağlamak için sokaklarda mücadele eden 6 arkadaşımız, katliamın 8. Yılında gerçekleştirilecek anmaya bildiri dağıtarak çağrı yaptığı için tutuklandı. 2 arkadaşımız ise bu anmalara katıldığı ve 155 kişiye yönelik yapılan işkenceye direndiği için tutuklandı.
Suruç katliamının göz göre göre önünü açan iktidar sistemin devamlılığını bugün emeğini savunan işçilere, doğasını savunan köylülere, hayatını savunan kadınlara, LGBTİ+’lara, Kürt ulusuna, üniversitelilere yönelik baskıyı sürdürerek, gözaltılar , tutuklamalarla sağlıyor. Akbelen’de doğasını savunan köylüleri, kayıp yakınlarını arayan Cumartesi annelerini/insanlarını, eyleme çıkan işçileri, Soma ve Bartın davası avukatlarını ve daha nicelerini tutuklayan devlet bu saldırılarla halkın mücadelesini bastırmak istemektedir.
Bugün yargı paketleriyle adli suçlular serbest bırakılıp cihatçı çetelere özel aflar çıkarılmaktadır. Devrimci tutsaklara yönelik tecrit ve infaz yakma saldırıları devreye sokmakta, devrimci tutsaklara yönelik işkence arttırılmaktadır. Bugün meclise hizbullahın temsilcisi hüdapar girmişken, cihatçı çetelere özel aflar çıkarılırken, üniversitelilere, gençlere, toplumun geniş kesimlerine yönelik artan saldırıların nedeni de budur: Yükselen mücadelemizi engellemek!
18 Temmuz günü 6 arkadaşımızın, 21 Temmuz günü 2 arkadaşımızın tutukluluğu, halka yönelik açık baskı ve tutuklama saldırıları depremlerde dayanışmaya giden, maden katliamlarında hesap soran, üniversiteye yönelik saldırılarda kampüsten sokağa mücadele eden gençliğe yönelik bir gözdağı ve bastırma politikasıdır.
Katliamın 8. Yılında tüm gözaltı ve tutuklama saldırılarına rağmen 33 düş yolcusunun yürüdüğü sokaklarda onların isimlerini haykıran irademizle belirtiyoruz. Faşizmin katliamlarına, sesimizi kısmak isteyenlere karşı gençliğin birleşik mücadelesiyle bulunduğumuz her alanda düşlerimiz yarım kalmasın diye mücadele etmeye devam edeceğiz. Tutuklanan 8 arkadaşımız şahsında sürdürülen yıldırma politikalarına karşı Suruç’un bizler olduğunu 33’lerin gençliğin her sözünde ve eyleminde yaşamaya devam edecek. 8 arkadaşımızı da alacağız.
Kampüslerden sokağa, deprem bölgesinden Akbelen’e, Cudi'ye dayanışmayı, mücadeleyi büyütmeye çağırıyoruz. Her yerden “Suruç Biziz, 33’lerin Yoldaşlarını Alacağız” diyerek tutuklanan 8 arkadaşımız için ses çıkarıyoruz.”
Kampanya sürecinin imzacıları şu şekilde:
Dev-Güç, Devrimci Gençlik Birliği, Devrimci Gençlik Dernekleri, Gençlik Komiteleri, Gençlik Komünleri, Kaldıraç Üniversite, Özgürlükçü Gençlik, Öğrenci İnisiyatifi, Sosyalist Gençlik Dernekleri Federasyonu, Yeni Demokrat Gençlik