Erzincan Hukuk Fakültesi’nde uzaktan eziyet

Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi’nde Hukuk Fakültesi öğrencileri aynı gün 7 sınav olurken, soru başına 21 saniye düşüyor.

  • Haber
  • |
  • Gençlik
  • |
  • 29 Nisan 2020
  • 09:37

Koronavirüs salgını nedeniyle uzaktan eğitime geçildi. YÖK, altyapısı imkân veren üniversitelerde uzaktan eğitim yapılabileceğini açıklamıştı. Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi de uzaktan eğitim kararı veren üniversiteler arasındaydı. Gazete Duvar’dan Nuray Pehlivan’ın haberine göre Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nde de uzaktan eğitim öğrenciler için adeta eziyete dönüştü. Fakülte öğrencileri, hem eğitimin niteliği hem de keyfi yapılan sınavlardan şikayetçi.

24 Eylül 2019 Tarihli ve 30898 Sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan sınav yönetmeliğine rağmen fakültenin belirli bir sınav programı bulunmuyor.

Fakültede ara sınav yapılacağı birkaç gün kala duyurulurken, resmi tatil olan 23 Nisan’da sınavlara ara verilmedi. Sistemde Ramazan Bayramı’nda da halen sınav görünüyor. Bazı öğrencilerin 6 Nisan’da aynı gün 7 sınavı vardı. Hatta aynı zaman diliminde birden fazla sınavları bulunan öğrenciler var.

Öte yandan ders hocaları, “kopya endişesi” gerekçesiyle sınav sürelerini oldukça kısalttı. Kıymetli Evrak Hukuku Dersi’nde 10 soruya 4 dakika, Çevre Hukuku Dersi’nde 13 soruya 7 dakika verilmesinden sonra Milletlerarası isimli derste 20 soruya 7 dakika verileceği açıklandı. Bu da soru başına 21 saniye anlamına geliyor. Ayrıca haftalık yapılan sınavlar ve bin bir emekle hazırlanan ödevlerin geçme notuna az bir oranda etki edecek oluşunun sonradan açıklanması da öğrencileri çileden çıkardı.

Yaşadıkları sıkıntıları duyurabilmek için fakülte öğrencileri tarafından twitterda #EbyüHfUzaktanEziyet hashtag’i kullanılarak 20 bine yakın tweet atıldı. Hashtag’e üniversite öğrencileri, baro başkanları ve fakülte mezunlarından da destek geldi.

Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi, Hukuk Fakültesi öğrencisi Emre Öztürk ve ders hocalarıyla problem yaşayabilecekleri gibi gerekçelerle isminin paylaşılmasını istemeyen öğrenciler uzaktan eğitim sürecinde karşılaştıkları zorlukları Gazete Duvar’a anlattı.

‘Hocalarımızdan vicdanlı ve adaletli olmalarını istiyorum’

“Ben bu okulu kazanmak için çok zorluk çektim. Bu okulda hakkı savunmak için okuyorum. Ama şimdi kendi hakkımı savunmam gerekiyor. Hocalarımızdan vicdanlı ve adaletli olmalarını istiyorum” diyor bir öğrenci. Uzaktan eğitim sistemiyle birlikte eğitimde fırsat eşitliğinin imkansızlaştığını şu sözlerle anlatıyor:

“Günün her saati sistemde olmamız isteniyor. Eğer evine gittiğim arkadaşım olmasa bu dönem derslerimden kalmıştım. “Benim telefonum sisteme girecek kadar iyi değil” ya da “bilgisayarım yok” diye derslerimden kalacak olmam ne kadar adaletli? Bütün imkansızlıklara rağmen, yapılan tüm mini sınavlara katılmaya, ödevlerimi yapmaya çalışıyorum. Ama şimdi de hocalarımız vize yapacaklarını ve girdiğimiz mini sınav ve ödevlerin notlarımızı çok az etkileyeceğini söylüyorlar.”

‘Soruları okuyamadan, cevaplamaya çalışıyoruz’

Hukuk Fakültesi 4.sınıf öğrencisi Emre Öztürk, sistemden şikayetçi olan öğrencilerden biri. Uzaktan eğitime fakültenin çok hazırlıksız yakalandığını söyleyen Öztürk, şunları anlatıyor:

“Erzincan hukukun örgün eğitimde de diğer hukuk fakültelerinden daha zor olduğunu gerek farklı illere geçen, gerek Farabi uygulamasıyla başka fakültelere giden arkadaşlardan biliyorduk. Öğrencilerin ders anlatımı gibi beklentileri, teknik problemler öne sürülerek karşılanmadı. Bu süreçte bizi en çok üzen şeylerden biri de karşımızda muhatap bulamamak oldu. Ulaşabildiğimiz herkes, “biz muhatap değiliz” diyerek sorumluluğu başkasına attı. Bir aydır nerdeyse her gün sınav ve ödevlerle uğraşıyoruz. 23 Nisan’da bile iki sınavım vardı. Yönetimden ve hocalardan bizleri anlamaya çalışmalarını istiyoruz. Birçok ders hocasının yükünü paylaşabileceği asistanı bulunuyor. Biz ise yalnızız. Kopya çeken, yardımlaşan olur gibi gerekçelerle sınav süreleri hepten kısaltıldı. Soruları okuyamadan, cevaplamaya çalışıyoruz. Bazı derslerde, sınavlarda sorulacak sorular bile bize hazırlatılıyor. Sürekli sisteme girip acaba bugün ne değişti diyoruz. Sınav programı yok. Sürekli değişiklik yapılıyor. Artık acilen bu yoğun ve yorucu sistemin son bulmasını istiyoruz.”