2016 yılında, çocukların cinsel istismarı suçunun faili ile mağdurun “evlendirilmesi” halinde ceza indirimi, cezanın ertelenmesi, hükmün açıklanmasının ertelenmesi gibi düzenlemeler içeren bir yasa tasarısı gündeme getirilmişti. Başta kadınlar olmak üzere kamuoyunun tepkileri üzerine tasarı geri çekilmişti. Yeni bir seçim döneminde “çocuk istismarcılarına af” yeniden gündeme geldi. 10 bin kişinin faydalanacağı yasanın Mart ayında çıkarılması hedefleniyor.
Her geçen gün çocuk istismarı olaylarında artış yaşanırken, sermaye devletinin istismarcıları koruyup kollaması, kapitalist sistemin çürümüşlüğünde geldiği noktayı gözler önüne seriyor. Cinsel istismar olaylarında dünya sıralamasında 3. sırada yer alan Türkiye’de, cinsel istismar davaları son 10 yıl içinde 3 kat artış göstermiş bulunuyor. Adalet Bakanlığı’nın açıkladığı verilere göre yılda ortalama 8 bin çocuk, cinsel istismara uğruyor. Son 10 yılda 482 bin 908 kız çocuğu evlendirilirken, son 18 ayda 21 bin 957 çocuk doğum yaptı.
Son dönemlerde çocuğa yönelik cinsel istismar olaylarında yaşanan artış tesadüf değildir. Bu çürümenin, sömürü ve köleliğin günümüzdeki biçimi olan kapitalist sistemin yaşadığı krizle dolaysız bir bağlantısı vardır. Sömürüyü dizginsiz arttırmanın yolunu bulmaya çabalayan sistem, kendini yeniden ve yeniden üretemediği oranda büyük bunalımlar yaşarken, toplumu da bu buhranın içine sürüklüyor. Toplumun ahlak yapısını bozarken, eğitim sistemiyle de çürümeyi derinleştiriyor. Çocuk yaşta dinsel gerici ideolojisini aşılarken, sağlıksız bireyler topluluğunun oluşmasına da zemin hazırlıyor. Böylelikle toplumda taciz, tecavüz, çocuğa yönelik cinsel istismar olaylarında gün geçtikçe artış yaşanıyor.
Cinsel istismarın önünü açan sermaye devleti, diğer yandan, istismarcıları kollayıp aklayan yasaları gündeme getiriyor. Özellikle son dönemde AKP iktidarının krizin de etkisiyle yönetemediği bir süreçte istismarcıları kollayıp, onlara yönelik af yasasını gündeme getirmesi, açıktır ki bir yandan yaklaşan seçim döneminde alacakları oyları garantileme, diğer yandan toplumda gerçekleşen cinsel istismar suçunu cezasız kılma ve meşrulaştırma hedefinde olduklarını gösteriyor.
Cinsel istismar suçtur! Hiçbir şekilde meşrulaştırılamaz. Her fırsatta gündeme getirilerek kamuoyuna sunulan bu yasa asla kabul edilemez. Nasıl ki yasa ilk gündeme geldiğinde sokağa taşan öfke bu saldırıyı geri püskürttüyse, şimdi de aynı saldırı, ancak örgütlü bir şekilde yürütülen mücadele ile sokakta yok edilir!
Devrimci Gençlik Birliği
Ocak 2019