Ortadoğu’da akan kanın, yaşanan yıkımın ve çekilen acıların sorumlularından biri olan Türk sermaye devleti, Ortadoğu halklarına karşı suç işemeye devam ediyor. Şimdi bir kez daha hedefte Kürt halkı bulunuyor. ABD emperyalizminin de onayıyla sömürgeci devlet, AKP iktidarının öncülüğünde Kürt halkına karşı yeni bir savaşa hazırlanıyor.
Kürt halkının Rojava’daki özerklik adımı baştan itibaren Türk sermaye devletinin büyük kabusu oldu. O yüzdendir ki ne yapıp edip Kürt halkının Rojava kazanımını tasfiye etmeye çalışmak onun öncelikli hedefleri arasındadır. Suriye’deki kanlı savaşın ve Kürt halkının katilleri olan dinci-gerici çeteleri tek şemsiye altında toplayan sermaye devleti, onları da önüne katarak yeni bir saldırıya hazırlanmaktadır.
Türk devletinin Ortadoğu’da iflasla sonuçlanan dış politikasının odağında Kürtlerin bölgesel düzeydeki kazanımlarının tasfiyesi edilmesi vardır. Bölgede karşı karşıya bulunan ABD ve Rusya arasındaki manevra olanaklarından da bu amaçla yararlanmayı hedeflemektedir. Fakat Türk sermaye devletinin izlediği politikanın öteki yüzünde ise, ‘yeni Osmanlıcılık’ hayalleriyle kendi gerici-yayılmacı hesapları vardır. Bunun içindir ki o, halen de Suriye’de işgalci bir güç konumundadır ve işgali genişletme çabasındadır. Bölgedeki tüm kirli ve kanlı hesaplarını da emperyalizm ve siyonizm ile suç ortaklığı yoluyla ve uşak ruhuyla yapmaktadır.
Bugün hazırlandığı Rojava ve Suriye saldırganlığını ABD’ye rağmen değil, ABD’den kopardığı icazetle yapmak istemektedir. ABD emperyalizmi bir kez daha Kürt halkını arkadan hançerlemiş oldu. Bunu yakın tarihte, 2017’de Irak Kürdistan Bölgesi’nin bağımsızlık referandumunda da yapmıştı. Şaşırmak için bir neden yok. Zira Kürt halkının çektiği acılar, yüz yüze kaldığı kırımlar ve yoksun kaldığı hak ve özgürlükler onun umrunda değil.
Emperyalistler hiçbir zaman “özgürlük” değil, fakat her zaman egemenlik ve kölelik peşindedirler. Dünyanın dört bir yanında özgürlüğü boğan da bizzat emperyalistlerdir. Halklara büyük sosyal, siyasal ve manevi acılar yaşatanlar da onlardır. Sömürgeci, şeriatçı ve gerici diktatörlük rejimlerinin gerisinde, dün olduğu gibi bugün de onlar vardır. Dolaysıyla emperyalizme karşı mücadele vaz geçilmez yakıcı bir görevdir.
İşçilerin Birliği Halkların Kardeşliği Platformu (BİR-KAR) olarak emekçi kitleleri Kürt halkının tümüyle meşru olan ulusal özgürlük ve eşitlik istemlerini sahiplenmeye çağırıyoruz. Emek ve özgürlüklerden yana olan herkesi Kürdistan’ın tüm parçalarında büyük bedeller pahasına elde edilen ulusal demokratik kazanımları korumak, komşu bir ülkenin topraklarını işgal etme girişimine karşı mücadeleye çağırıyoruz.
Yaşasın Kürt halkının eşitlik ve özgürlük mücadelesi!
Yaşasın işçilerin birliği halkların kardeşliği!
Kahrolsun emperyalizm!
İşçilerin Birliği Halkların Kardeşliği Platformu (BİR-KAR)