Siyonist İsrail’in çıkarlarını korumayı kendine vazife edinen Trump yönetimi, İran ile 5+1 (Rusya, Çin, ABD, İngiltere, Fransa+Almanya) ülkeleri arasında imzalanan nükleer anlaşmadan geçen aylarda çekilmişti. Siyonist şeflerin tezahüratla karşıladığı Trump’ın kararının ikinci aşamasında İran’a yaptırım vardı. Nitekim Trump yönetimi, nükleer anlaşma gereği 2015’te kaldırılan yaptırımların 5 Kasım’da yeniden başlatılacağını ilan etti.
Her gün Filistin’de cinayetler işleyen siyonist rejim, İran’a yaptırımların yeniden başlatılması kararını yine sevinçle karşıladı. Trump yönetimi ile İsrail arasındaki ilişkileri pekiştiren ‘İran’a yaptırım’ kararı, ABD ile AB arasındaki çatlağı ise derinleştirmeye adaydır. Zira İngiltere dahil AB devletleri yaptırıma karşı çıkıyor.
Yıllardır ABD emperyalizminin “saldırgan köpeği” rolü üstlenen İngiltere’nin de AB ile birlikte hareket etmesi, İran’a saldıran Trump’ı bu konunda yalnız bıraktı. Tabii Trump’ın saldırganlığına tam destek veren siyonist İsrail’i saymazsak…
Ortak açıklama yayınlayan Avrupa Birliği (AB), Büyük Britanya, Almanya ve Fransa, ABD tarafından İran’a yönelik yaptırımlara karşı olduklarını açıkladılar.
Üç ülkenin dışişleri bakanları ile AB Dış İlişkiler Yüksek Temsilcisi Federica Mogherini imzalı açıklamada, İran’la 2015 yılında imzalanan nükleer anlaşmasının (JCPOA) devamının önemine vurgu yapıldı.
İran’da yatırım yapan bazı AB menşeli şirketler ambargodan dolayı çekilmeye başlasa da, nükleer anlaşmaya imza atan Fransa, Almanya, İngiltere üçlüsü politika değişikliğine gitmeye meyilli görünmüyor. Zira İran’la ilişkiler konusunda çıkarları ABD ile çatışıyor.
İsrail’in çığırtkanlığına, ABD’deki siyonist lobilerin basıncına rağmen AB devletleri ortak bir tutumla Trump yönetiminin aldığı yaptırım kararına uymayacaklarını ilan ettiler. Bu tutum, ABD-AB ilişkilerinde daha önce pek rastlanmayan cinstendir. Bu yönüyle yeni bir eğilimin habercisi görünüyor.
İngiltere, Almanya, Fransa üçlüsünün tereddütsüz bir şekilde ABD’den bağımsız tutum alması, iki emperyalist güç arasındaki çatlağın derinleşme eğiliminde olduğuna işaret ediyor. Elbette taraflar birbirlerini idare etmeye çalışacaklar. Yine de bu ayrışma, AB emperyalistlerinin eskisi kadar ABD’ye angaje olmak istemediklerini gösteriyor. Trump yönetiminin pervasızlığı ise, iki emperyalist kamp arasındaki çatlağı daha da derinleştirmeye aday görünüyor.