Geçen sene sonunda Alman çelik tekeli Thyssen’de ölen Refat Süleyman için Duisburg’da protesto eylemi düzenlendi. Eylemde 26 yaşındaki Bulgaristan kökenli gencin ölümü hakkında şirketten açıklama talep edildi.

Genç işçi 14 Ekim’de Thyssen’in Duisburg fabrikasında soğumuş cüruf eriyiğine düşüp boğulmuştu. Kameraların olmasına rağmen şirket, görüntülerin olmadığını iddia ediyor. İşçinin bedeni ise ancak dört gün sonra bulunmuştu. Soruşturmanın ardından polis “intihar” ve ya “kaza”dan bahsederken, Refat Süleyman’ın yakınları yetersiz iş güvenliği ve şirketin gerçekleri örtme amacından dolayı bu ölümün “cinayet” olduğunu vurguluyorlar. 

“Adalet” sloganın durmadığı protesto eyleminde belirgin bir öfke vardı. Çoğunluğu Türkiye ve Bulgaristan kökenli katılımcılardan oluşan kitle savcılığa doğru yürüdü. Polis kitlenin kaldırımda sıkışmasını istediğinde kitle itiraz edip, haklarını savunduklarından dolayı yolda eylemi gerçekleştirdi. Yapılan konuşmalar ve taşınan dövizlerde sadece Refat Süleyman’ın değil geçmişte ölen tüm diğer işçilerin de hakları savunulduğu ifade edildi. Thyssen’de Refat gibi bir çok “modern köle” haline getirilen taşeron işçisinin olduğu dile getirdi. 

Thyssen‘de yaşananın gerçekten iş cinayeti olup olmadığını sorgulayan İG BAU’lu bir sendikacı Refat Süleyman’ın ailesine tazminat verilmesini çözüm olarak gösterdiğinde, Refat‘ın ailesi sendikacının elinden mikrofonu alarak konuşmayı böldü. Aile iş cinayeti yargısında ısrar etti ve parayla yetinmeyeceğini söyledi.

Ölen işçinin eşinin oldukça etkili konuşması yanı sıra eylemin organizasyonunda aktif yer alan RJ - Revolutionärer Jugendbund’un konuşması da büyük bir ilgiyle dinlenildi. RJ’li genç konuşmacı Refat’ın ölümünün Thyssen’in sorumluluğunda olduğunu ve işçilerin yaşamlarının kapitalist sistem için kârdan başka hiçbir şey ifade etmediğini vurguladı. Örnek olarak aynı fabrikada senelerce çalışmış olan babasının da akciğer kanserinden öldüğünü dile getirdi. RJ konuşmasında işçilerin arkasında durduğunu ve iş cinayetlerine açıklık getirilene kadar mücadele edeceğini söyledi. 300 kişinin katıldığı eylemde konuşma yine “adalet” sloganıyla karşılandı.

Kızıl Bayrak / Duisburg