Fırat’ın doğusunu süpürme operasyonu için tankların tozutarak yürüdüğünü gördük. Defalarca. Gerisinde kameralar köreldi, film kesildi. Yuttuğumuz tozdu, gerisi yalan. ABD ile pazarlıklar, bölgeyi Türkiye’ye bırakmaktan Türk ordusunu Halk Koruma Birlikleri’ne (YPG) paralel konuşlandırma seçeneğine geri sıçradı. Amerikalı özel temsilci James Jeffrey’in yürüttüğü diplomasi ‘mekik’ döngüsüyle sürerken Suriye Demokratik Güçleri (SDG) Genel Komutan Mazlum Kobani’nin bunu Türkiye ile Suriye’nin kuzeyindeki özerk yönetim arasında ‘dolaylı arabuluculuk’ olarak yorumlamasının şaşkınlığı çöktü yüzlere.
Menbic’teki ısrar da kentin dışında Amerikan güçleriyle koordineli devriye gezmekten öte bir sonuç getirmedi. Getirseydi oradan Fırat’ı geçip yolun solunda Türkiye’nin IŞİD’in eline geçmesin diye dinamitlerle bizzat havaya uçurduğu Süleyman Şah Türbesi’nin eski yerine Türk bayrağını yeniden dikip sonra YPG’nin bulunduğu sınır şeridindeki kasaba ve köyleri sırayla ta Dicle’ye kadar süpürmek vardı.
ABD ile dikiş tutmayan pazarlıklar Ruslarla ‘bir nalını bir mıhına’ ahengiyle az buçuk karşılık buluyor. Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı harekâtlarına yol veren Rus yeşil ışığının birkaç haftadır Tel Rıfat için de göz kırptığını görüyoruz. Rusya Federasyonu Başkanı Vladimir Putin, İdlib operasyonu için bastırırken Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan önce “Tel Rıfat’ı terörden temizledik” diyebileceği bir jest bekliyor.
8 Nisan’da Moskova’daki görüşmelerden sonra Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK), Tel Rıfat’ta Ruslarla koordineli bağımsız devriye turu attı. Menbic’in çeperlerinde olduğu gibi. Sonra Rus askerlerinin Menbic’ten çekildiğine dair haberler geldi. Çok geçmeden TSK’nin yedeğindeki ‘Suriye Ulusal Ordusu’ şapkalı milislerle Maranez, Şavarga ve Malikiyye köylerine taarruza geçildi. Üç köy kurtarılmıştı, bu daha başlangıçtı, hedefte 28 köy vardı. Böyle buyurmuştu milis komutanı. 24 saat geçmeden YPG’nin bu köyleri geri aldığı bildirildi. Kürt kaynaklar “Saldırılar püskürtüldü” derken Arap kaynaklar çekilmeyi Türklerle Ruslar arasında devam eden müzakerelere bağladı. Müzakere kanalına geçildiğini Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay da teyit etti. Ama hava her türlü seçeneğe açık.
***
İnsanların haritada bile bulmakta zorlanacağı bu köyler üzerinden yürütülen savaşın ne anlamı var? Niye Tel Rıfat?
Türkiye’de hükümet çevrelerinin şu minvalde sıraladığı gerekçeler mahallede bir fetih coşkusu patlatmaya yetiyor:
– YPG, Tel Rıfat’tan Azez, Marea ve Afrin’deki Türkiye destekli güçlere saldırılar düzenliyor.
– 2016’da bölgenin YPG’nin eline geçmesinin ardından Azez’e sığınan Tel Rıfat halkı evlerine dönmeyi bekliyor. Tel Rıfat’ı YPG’ye kaptıran ‘Özgür Suriye Ordusu’ unsurları da intikam için sabırsızlanıyor.
– Esad yönetimi burada YPG’yi kayırıyor. Türkiye’nin milli güvenliği Esad’a emanet edilemez.
– Tel Rıfat boylarındaki 130 kilometrelik şerit TSK destekli güçlerin Halep’le erişimini kesiyor.
– Tel Rıfat’ta kontrol sağlandığında Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı alanları tam anlamıyla birleşmiş olacak. Menbic de alındığında Fırat’ın batısı tamamen Türkiye’nin kontrolüne geçmiş olacak.
– Tel Rıfat’la İdlib cephesinin de önü açılmış olacak.
Kürtler açısından Tel Rıfat’ın anlamı neydi, ne oldu?
– Tel Rıfat, Halep’ten Afrin’e ulaşım için en kritik güzergâhtı.
– 2018’de Afrin düşerken Tel Rıfat çekilme noktasıydı. Sadece savaşçılar değil 200 bine yakın sivil de bu güzergâha çekildi.
– Afrin’i kurtarma hesapları yapan Kürtlerin ayaklarını sabitleyecekleri yer de yine burası.
***
Son bir yılda Türkiye ile işbirliğini daha fazla genişletmenin ve ABD’nin Fırat’ın doğusundaki oyun planlarını açığa düşürmenin yollarına bakan Ruslar, Kürtlerin Tel Rıfat üzerinden Afrin’e lojistik ve operasyon hattı kurmalarını önlemeye çalıştı. Bu bilgiler Kürt kaynaklara ait.
Öncesinde Tel Rıfat için herkesin hesabı başkaydı. 2016’da Kürtler için bu bölgenin öne çıkması pratik iki nedene bağlıydı: Birincisi bu bölge Halep’teki iki Kürt mahallesiyle Afrin arasında bir şekilde erişim sağlıyordu. İkincisi Türkiye, Fırat Kalkanı ile Cerablus-Azez üzerinden Afrin’e koridor açma planını engellediği için Kürtler Halep’in kuzeyinden geçen alternatif bir güzergah öngörmüştü. Bu çerçevede Kürtler Afrin’den başlayan bir hamle ile Menağ (Minnigh) üssü ve Tel Rıfat’ı ele geçirerek Menbic’e yol açmaya kalkıştı. YPG’nin yerel ortağı Devrimciler Ordusu’ydu. Fırat Kalkanı El Bab’a kadar indiğinden bu plan Tel Rıfat’ta kesildi. Burada Özgür Suriye Ordusu’nu vuran Rus hava desteği de işleri kolaylaştırmıştı. Rusya ve Suriye, Fırat Kalkanı’nın El Bab’dan Rakka’ya sarkma ihtimaline karşı iki hareket geliştirdi: Suriye ordusu hattın doğusunda El Bab’ın altından Menbic’in güneyine sokularak bir yay çizerken diğer tarafta Deyr Cemal üzerinden Tel Rıfat’ın güneyine konuşlandı. Bölgedeki iki Şii belde Zehra ve Nubbul’da zaten Hizbullah ve İran bağlantılı milisler vardı.
Rusya, YPG mevzilerine atışları eksik etmeyen Türkiye’yi kapsamlı bir operasyondan vazgeçirmek için YPG’nin bölgeden görünür olmaktan çıkmasını da temin etti.
***
Rusya’nın Türkiye’yi işbirliği içinde tutmak için Tel Rıfat’ta da taviz vermesinden Suriye ve İran rahatsız.
Son bir haftalık tabloya bakıldığında Rusların çekildiği ama Suriye ordusu ile Şii milislerin mevzilerini koruduğu görülüyor. Tel Rıfat’ın Türkiye destekli örgütlerin eline geçmesi, Halep’in kuzeyden tekrar saldırılara açık hale gelmesi sonucunu doğuruyor. Haliyle Tel Rıfat’ta olası bir ilerleme sadece YPG ve yerel müttefiklerinin yenilgisi değil Suriye ve İran destekli güçlerin çekilmesini ya da bunlarla da savaşın göze alınmasını gerektirebilir. Yani durum göründüğünden daha karmaşık.
Kürtlere göre son operasyon, Rusya’nın İdlib’de yabancı cihatçıların yığıldığı Cisr el Şuğur’a karşılık Tel Rıfat’ı Türklere verme anlaşmasına dayanıyor. Ruslar Tel Rıfat’ta Türkiye’nin önünü açtıysa bunun karşılığının İdlib’de alındığını düşünmek mantık sınırlarını çok da zorlamaz. Bununla ne denli bağlantılıdır bilmiyoruz ama son zamanlarda Hama’nın kuzeyi ile İdlib’in güneyinde Heyet Tahrir el Şam ve müttefiklerinin mevzilerine yönelik operasyonlar bir hayli arttı. Hatta İdlib’de Türk-Rus ortak operasyonunun olabilirliğine dair senaryolar yazılmaya da başlandı. Yine de savaşın matematiği çok farklı işliyor. En basitinden olası Rus-Türk mutabakatı, Tel Rıfat’ta Suriye ordusu ya da İran bağlantılı milislerle çatışmasızlığı garanti etmiyor.
Gazete Duvar / 06.05.19