‘Bilinen dünyanın ötesinde’… Latincede ‘Ultima Thula’ diye söyleniyor. Bu ifade güneş sisteminin en dışındaki üçüncü katmanda, Plüton’un 1 milyar km ötesinde, 35 km çapında bir asteroidin ismi aynı zamanda. Ve yine aynı zamanda, NASA’nın 800 milyon dolarlık orta ölçekli addedilen bir bütçeyle başlattığı New Frontiers programı kapsamında, 2006’da fırlatılan New Horizons [Yeni Ufuklar] uzay aracının son hedefi.
Peki insanlık dünyadan yaklaşık 45 kere 150 milyon km uzaktaki bir asteroidi neden merak ediyor? Sorunun cevabı kısa bir haber metnine sığamayabilir. Fakat astronomi cephesinin verdiği bazı makul ve kolay açıklamalar yok değil. Şöyle ki…
Ultima Thula ya da teknik adlandırmasıyla MU69, tıpkı Plüton gibi, güneş sisteminin dış çeperinde bulunan, Kuiper Kuşağı denen irili ufaklı bir göktaşı kalabalığının parçası. Adını, kâşifi Gerard Kuiper’den alan bu kuşağın varlığı 1950’lerden beri biliniyordu. Fakat söz konusu yapılar Dünya’ya aşırı uzak olduklarından ilk somut cismin görülmesi 1992’yi buldu. Ardından bunu çeşitli boyutlarda başka binlercesi izledi. Plüton bu kuşağın en büyük, Güneş’e görece en yakın ve yüzeyi en parlak üyelerinden olduğundan 1930 gibi erken bir tarihte fark edilip gezegen unvanını kazanabildi. Ancak bu diğer Kuiper cisimleri için geçerli olmadı. Kuiper Kuşağı’nın önemi, üyelerinin güneş sisteminin başlangıç aşamasından bu yana hiç değişmemiş olmalarında yatıyor. Dolayısıyla buradaki cisimlerin büyüteç altına alınmasıya, gezegenlerin oluşumuna dair pek çok sırrın açığa kavuşması bekleniyor.
NASA tarafından Johns Hopkins Üniversitesi Uygulamalı Fizik Laboratuvarı ve Southwest Araştırma Enstitüsü ortaklığıyla 2006’da fırlatılan New Horizons dokuz yıllık bir uçuşun ardından, 2015’te Plüton’a ulaşmış ve o zamana kadar gökbilimciler için uzak ve silik bir resimden ibaret olan -eski- dokuzuncu gezegeni yakından gösteren ilk görüntüler elde edilmişti.
Ardından New Horizons dümeni bir sonraki hedefine, yeryüzündeki Hubble Uzay Teleskopu’nun 2014’te keşfettiği MU69’a, yani Ultima Thula’ya kırdı. Burası aynı zamanda yıllardır yollarda olan uzay aracının fazla yakıt harcamadan ve en hızlı ulaşabileceği nokta olduğundan tercih edildi. Hedeflenen varış tarihi 31 Aralık 2018’i 1 Ocak 2019’a bağlayan dakikalar olacaktı. Ve plan harfiyen gerçekleştirildi. Bir hafta önce, yani yılbaşı gecesi, 13 yıldır uzayda ilerleyen New Horizons, 3500 km kadar yaklaştığı 6,5 milyar km uzaktaki Ultima Thula’nın ilk net görüntülerini Dünya’ya yolladı.
İnsanlık tarihinin bir gökcismine yaptığı bu en uzak uçuştan ne tür verilerin elde edileceğini görmek için epeyce beklememiz gerekecek. Zira kendisi Plüton’dan 100 kat küçük ve çok daha karanlık olduğundan nispeten yakın mesafeden alınan görüntüler dahi şu an için net değil. Fakat aynı zamanda gözleme şansı bulacağımız şimdiye kadarki en primitif, yani ilk oluştuğu zamanki haline en yakın gökcismi olacak bu. Dolayısıyla bekleyip görmeye fazlasıyla değer!
Kaynak
1) https://www.nasa.gov/mission_pages/newhorizons/main/index.html
Bilim ve Gelecek / 08.01.19