Yaklaşık 200 milyon yıl önce, Dünya’da dinozorların ilk kez ortaya çıkışından kısa bir süre sonra, yakınlardaki bir galakside bir yıldız çöktü. Yıldızın çöküşü, evrene radyasyon dalgaları saçan aşırı derecede ışıltılı bir patlamayı tetikledi. Herkül Takımyıldızı’nda yeni ve tuhaf bir işaret ateşi yakan ışıklar, nihayet geçtiğimiz yaz Dünya’ya ulaştı.
Gizemli ve yoğun kütleli ‘The Cow’
Patlayan yıldızı 17 Haziran 2018 günü ilk tespit eden, ATLAS araştırma programının Hawaii’deki ikiz teleskopları oldu. Ve – 33 farklı kurumda çalışan 45 yazarın oluşturduğu uluslararası bir ekip de dahil olmak üzere – dünyanın dört bir yanından gökbilimciler, teleskoplarını ve dikkatlerini yok oluş sürecindeki gizemli ve yoğun bir cismi incelemek üzere doğrulttular. Ekip, topladıkları radyo dalgalarını, gama ve X ışınlarını birleştirdiğinde, resmi adıyla AT2018-cow (inek) ve gayrı resmi olarak “The Cow” adı verilen cismin, alışılmadık bir biçimde etrafında dönen bir yıldız enkazıyla çevrili bir karadelik ya da nötron yıldızı olduğunu düşünüyor.
Buna karşın, araştırma ekibi hâlâ The Cow’un ne olduğundan kesin biçimde emin değil. Yanı sıra, gördüklerine benzer büyük yıldızların, çökerken ya nötron yıldızı ya da kara delikler meydana getirdiği biliniyor. Araştırma ekibi bu cismin de bunlardan birine dönüşebileceğini düşünüyor.
Her iki durumda da, bu, böylesi bir cismin doğum anının yakalandığı ilk olay. Araştırmaya liderlik eden Northwestern Üniversitesi’nden Raffaella Margutti’ye göre, “Şimdiye dek onları oluşumları esnasında görememiştik.”
Parlak ve hızlı
Olay, daha hemen başlangıçta araştırmacıların dikkatini çekti, zira aşırı derecede parlaktı. Yıldızın çöküşü alışıldık bir süpernovadan yaklaşık 10 ilâ 100 kat daha parlaktı ve zirve noktasına çok hızlı bir şekilde ulaşmıştı. Margutti, “The Cow’un herkeste heyecan yaratmasının sebebi, ışımanın birkaç gün içinde tepe noktaya ve çok yüksek bir parlaklığa ulaşmasıydı,” diyor.
Işıltılı patlamanın görülmesinin ardından, gökbilimciler, keşfettikleri cismi sonraki 27 gün boyunca gözlemleyebilse de, cisim, gücünün büyük kısmını yalnızca 16 gün içinde hızla tüketti. Kozmik olayların gelişimi milyonlarca yıl sürebilirken, bu parlak olay dikkat çekici ölçüde hızlı gerçekleşmişti.
Margutti’nin aktardığı kadarıyla, araştırma ekibi oluşum anını yakalayabilmişti, çünkü patlama, bir büyük yıldızın alışıldık çöküşünde etrafa saçılandan yaklaşık 10 kat daha az yıldız atığı üretmişti. Bilindik olaylarda, uzaya saçılan büyük miktardaki yıldız enkazı gökbilimcilerin cismi görüntülemesini engeller. Bu sefer, olay yeri çevresinde normalden çok daha az enkaz bulunduğundan, ekip The Cow’da gerçekleşen parlamayı anında görmek hususunda benzersiz bir fırsat yakaladı.
Beklenmedik biçimde yakın
Bizden yalnızca 200 milyon ışık yılı mesafede bulunan CGCG 137-068t cüce galaksisinde meydana gelen patlama, ekibin olayı tespit etme ve üzerinde çalışma becerisine yardım edecek biçimde, Dünya’ya nispeten yakın bir bölgede gerçekleşti. Margutti, “Böylesi bir olay için çok yakındı,” diyor. “Şimdiye dek gözlemlenen en yakın olay.”
Araştırma ekibi, öncelikle X-ışını yayımlarını gözlemleyerek yoğun bir yapıya sahip cismi tanımlarken, Margutti ve ekibi W. M. Hawaii’de bulunan W. M. Keck Gözlemevi, Arizona’daki MMT Gözlemevi ve Şili’deki SOAR teleskobunu kullanarak, The Cow’un kimyasal içeriğine yakından baktılar. Araştırmacılar, bu gözlemler neticesinde hidrojen ve helyum izlerine rastladılar.
Patlayan yıldızlarca yaratılan yoğun cisimleri inceleyen araştırmacılar, şimdiye dek onları oluşumlarından ancak yüzlerce yıl sonra inceleyebilmişti. Bilim insanları, yapılan yeni gözlemlerle, daha önce hiç yakalanamamış bir anda yoğun bir cismi gözlemleyebildiler. Bu, eskiden mümkün olmayan araştırmalara kapı açan bir gelişme.
* Yazının aslı Discover sitesinden alınmıştır. (Çeviren: Tarkan Tufan)
Gazete Duvar / 28.01.19