Yandaş Atalay’dan ‘yandaşlaşma’ tepkisi

Samsun’da Türk-İş Eğitim Merkezi'nde sendika başkanları ile bir araya gelen Türk-İş Genel Başkan Ergün Atalay, AKP ve sermaye örgütlerinin kıdem tazminatını gasp etme planlarına ilişkin açıklamalarda bulundu.

  • Haber
  • |
  • Sınıf
  • |
  • 12 Şubat 2015
  • 18:07

AKP ve sermayeye hizmette sınır tanımayan Türk-İş çetesinin şefi, konuşmasında ‘sendikalarda yandaşlaşmaya’ dair eleştirilerde bulundu. Türk-İş’teki koltuğunu AKP’nin hizmetine sunan Atalay’ın "Sendika işçinin sendikası olur. Ne belediye başkanının, ne milletvekilinin, ne patronun sendikası olmaz. Maalesef son günlerde moda oldu. Bazı patronlar ve siyasiler diyor ki, 'Şu sendika bizim sendika.” ifadelerini kullanması dikkat çekti.


Atalay’ın koltuk hayali

Kıdem tazminatının gaspı planları karşısında laftan öte herhangi bir icraatı bulunmayan Türk-İş ağası, "Kıdem tazminatı bu ülkede çalışanlar için, bizim için çok önemli olan, kızlarımızın çeyiz parası, oğlumuzun düğün parası ya da emekli olduğumuz zaman alacağımız bir evin parasıdır. Yani bizim sigortamızdır" açıklamasında bulundu. Yakın bir süreçte mecliste ve bakanlıklarda “işçi kökenli” kişilerin sayısının azlığından şikayet ederek bakanlık koltuğuna göz diken Atalay, bu sitemini bir kez daha dile getirdi.

Atalay şöyle konuştu:

“Maalesef bizim ülkemizdeki meclisin büyük bölümü işçi kökenli olmadı. Meclisin büyük bölümü patronların egemenliğinde oluştu. İşçi kökenli olarak maalesef meclisin içinde bir elin parmakları kadar milletvekili var. Onun için doğaldır. Bu kıdem tazminatı patronlara yük geliyor. Öyle bakıyorlar meseleye. Hemen bu kıdem tazminatını gündeme getiriyorlar. Yok fon, yok başka bir şey diyorlar.”


Irkçı-ayrımcı söylemlere devam

Türkiye’deki Suriyeli göçmenlere yönelik ırkçı-ayrımcı açıklamalarını sürdüren Türk-İş çetesinin şefi, açıklamalarına şöyle devam etti:

"İnsani boyutuna itirazım yok. Ama çalışma hayatında özellikle Gaziantep ve Şanlıurfa bölgelerinde, çalışma hayatıyla ilgili merhameti az olan işverenlerimiz, günde 20 liraya, 30 liraya bu insanları çalıştırıyor. Orada bizim çalışan arkadaşlarımız aldığı ücret ortada. Yani bunu bir yasaya bir kalıbın içine sokmak lazım. Diyelim ki sanat okulu mezunu Suriye'den gelen insanlar var. Önceliğini bizim ülkemizde yaşayan sanat mezunu tornacıya tesviyeciye önceliği buna versin. Boşluk kalıyorsa oradaki insanlardan da istifade edilsin. Yeni bir yasa hazırlanıyor. Deniliyor ki çalışan iş yerlerinde yüzde 10'u geçemez. Evvela bizim ülkemizdeki sanat okulu mezunu elektrikçiye tornacıya öncelik versinler. Oralarda kuralsız bir çalışma var. Kuralsız çalışma olunca bunun bedelini biz de ödüyoruz."