Tekstil işçileri salgın koşullarında açlık sınırının altında bir ücrete mahkûm edilmiş bulunuyorlar. Ne Covid-19, ne de çalıştıkları yerlerde uğradıkları haksızlıklar peşlerini bırakmıyor. Şu günlerde Mersin Serbest Bölge’de ve kentteki birçok tekstil firmasında binlerce işçi “sipariş yok” denilerek ücretsiz izne çıkarılmış durumda. Ücretsiz izne çıkarılan işçiler arasında İŞKUR üzerinden çok sayıda işçi olduğu için hiçbir şeyden faydalanamıyorlar. Diğerlerineyse işsizlik fonundan çok az miktarda para veriliyor. Oysa binlerce işçiyi iş olmadığında ücretsiz izne çıkaran bu firmalar Covid-19 vakalarını önlemek için karantina önlemleri kapsamında üretime ara vermeye sıra gelince yetişmesi gereken iş var diyerek işçileri çalıştırmakta sorun görmüyorlar.
Yalın Hazır Giyim işçilerinin hakları verilsin
Tekstil işçilerinin yaşadığı hak gaspları ise sadece bunlarla sınırlı değil. Örneğin Yalınayak mahallesinde bulunan Yalın Hazır Giyim’de pandemi sürecinin öncesinden beri maaşların düzensiz ödenmesi durumu söz konusu. Son dört beş aydır ise ücretler ya hiç ödenmiyor ya da en fazla yarısı ödeniyor. Kısa çalışma ödeneğine başvuran bazı işçilere ise kısa çalışma ödenekleri ödenmemekte. Tıpkı diğer tekstil fabrikalarında olduğu gibi burada da “işten çıkarma” yasağı işçilere bir tuzak olarak kullanılmakta. Yalın Hazır Giyim, yıllık izinlerini bile kullandırmadan işçiler ücretsiz izne zorlamakta veya bazı işçileri istifa etmiş gibi göstererek işten çıkarmakta.
Öğrendiğimiz bilgilere göre firmanın şu an taraf olduğu 150 civarında arabuluculuk dosyası veya işçilik alacakları davası mevcut. Bu firmada daha önce de haklarını istemeye giden işçilere şiddet uygulanmıştı. Aynı zamanda işçiler, dava sonunda işçilerin tazminatlarının ödenmemesi için makinelerin kaçırıldığını dile getirmektedir. Makinaların ve kumaşların bir kısmını başka tekstil firmalarına götürülerek fabrikanın içinin boşaltılmaya çalışıldığı sendikamıza iletilmiş durumda. Bu da dava sonuçlanıncaya kadar muhtemelen işçilerin elinde işyerinin ismi dışında hiçbir şey kalmayacağını gösteriyor. Dolayısıyla işçiler, tazminatlarını almaya hak kazansa bile bunu patrondan tahsil edemeyecekler ve bir kez daha mağdur olacaklar. Öte taraftan bu firmada işçiler pandemi nedeniyle kısa çalışma ödeneği, ücretsiz izin gibi uygulamaların geriye dönük devreye sokulduğunu söylemektedir.
İnsanca yaşamaya yetecek ücret, güvenceli çalışma koşulları!
Bu dile getirilenler tekstil işçilerinin yaşadıklarının kısa bir özetidir. İşçileri sadece salgın tehdit etmiyor. Salgına karşı kendilerini savunmasız bırakan, açlık sınırının altında yaşamaya mahkûm eden, her geçen gün daha da yoksullaştıran bu kölece çalışma koşulları da işçiler için büyük bir tehdittir. Asgari ücret artışının gündemde olduğu şu günlerde, tekstil işçilerinin ihtiyacı yoksulluk sınırının üstünde insanca yaşamaya yetecek ücret ve güvenceli çalışma koşullarıdır.
DEV TEKSTİL Çukurova Temsilciliği
14.12.2020