PTT-Sen ve DGD-Sen üyesi Trendyol Depo işçileri Maslak’ta bulunan Trendyol Genel Merkezi önünde eylem yaptı. Eylemde direnişçi işçiler söz alarak Trendyol yönetimine, kamuoyuna, SGK ve Çalışma Bakanlığı’na seslendi.

“Yasa denetçileri yasaları delik deşen eden patronlardan hesap sorsun”

Söz alan işçilerden biri 25/2 maddesinin patronların elinde kırbaç olduğuna dikkat çekerek “25/2’den atılan tüm işçilerin sesi olmaya geldik” dedi. Trendyol işçisi 25/2 maddesiyle işten atılan işçilerin başka yerde iş bulamadığını belirterek şunları ifade etti:

“Yasa denetçilerine sesleniyoruz! Patronlara muazzam alanlar açanlara sesleniyoruz. SGK ve Çalışma Bakanlığı’na sesleniyoruz. 2 yıllık işçi hiçbir delil gösterilmeden işten atılıyor. Bunu denetlesinler. Aynı hukuksuz uygulama sadece Trendyol’da değil birçok yerde var. Çağrımıza kulak verenlere teşekkür ederiz. Bizi haksızca işten atanlardan yasa denetçilerinin hesap sormasını bekliyoruz. İşçinin tek çıkışı yan yana durarak kenetlenmek ve direnmek. Biz alın terimizi istiyoruz!”

İşten atılan Metin Mumcu ise Trendyol’un son bir yılda karını 3 milyar dolara çıkardığını bildiklerini belirterek “Bu kadar kar etmesine rağmen küçülmeye gidiyoruz bahanesiyle emekçiler işten atıldı” dedi.

“Bu toplumun sorunu”

5 aydır Trendyol depoda çalıştıktan sonra işten atılan bir işçi söz alarak “Bu kadar insanın evi nasıl geçinecek?” diye sordu. 12 yaşından beri işçi olduğunu belirten işçi “Patronların sömürüsü yüzünden elimde borçtan başka bir şey yok” dedi.

Aydın Taşkın isimli işçi de söz alarak depodaki hukuksuzlukları ve ağır çalışma koşullarını aktardı ve “Neden kimse sesimizi duymuyor. Bu kadar kolay kapı dışarı edilemeyiz. Bu toplumun sorunu. Sesinizi duyurana kadar direneceğiz” dedi.

“Bu ülkede işçileri kim temsil ediyor?”

Eylemde bir başka işçi de söz alarak işten atılma ve direniş süreçlerini şöyle aktardı:

“5 aydır sendikal örgütlenme yapıyoruz. Bir gecede 54 kişi işten atıldı. Depoda 5 ayrı taşeron var. Her taşeron ayrı ayrı işçileri sömürüyor. 54 kişi aynı anda atılıyor ve aynı gün Trendyol iş ilanı yayınlıyor. ‘Beğenmiyorsan git’ sürekli bunu söylüyorlar. ‘Bu işyerinden, bu şehirden, bu ülkeden git’ hep bunu diyorlar, biz kimiz; bütün değerleri yaratanlarız. Bir muhatap bulamıyoruz ama işçilerin kazanmasını istemiyorlar, o havzada işçilerin kazandığı duyulsun istemiyorlar. Bir ay sonra asgari ücret görüşmeleri olacak. İşçileri temsil ettiğini söyleyenler o masalara oturacaklar. Bu ülkede bizi temsil eden kim? Bu yasalar kimin için? Bundan sonra her yerde her alanda sesimizi duyuracağız. Bundan Sonra Trendyol için hiç kolay olmayacak.”

DGS-Sen adına yapılan konuşmada ise şunlar ifade edildi:

“Ülkenin her yerinden işçiler bir yolunu bulup sesini yükseltiyor. İşçilerin direnmeye başlaması hiç kolay değil. Ev kiraları, okullar açılıyor, işçi çocukları okula aç gidiyor. İşçiler yalnızlıklarının farkında ama birbirine tutunarak direniyor. Süper ligdeki taraftar gruplarına sesleniyoruz. İşçilerin sesini statlarda duyursunlar. Buradaki sorun sadece Trendyol işçisinin sorunu değil. Bir parça nefes almak istiyorsak bu direnişlerle dayanışmak zorundalar. Konfederasyonlara sesleniyoruz. Ya o koltuklardan kalkacaklar ya da bu işçileri görecekler. Bu işçilerin temsilcisiyim diyorsan direnişleri görmek zorundasınız. Yoksa o asgari ücret masalarını işçiler tekmeleyecek.”

Belirli Süreli İş Sözleşmesi’nin örgütlenme önünde engel olduğuna dikkat çekilen konuşmada “DİSK habercilik yapmasın tepki göstersin” denildi.

Nakliyat-İş Genel Başkanı ise yaptığı konuşmada kuryelerin çalışma koşullarına ve DİSK’in işçiyi temsil edemediğine dikkat çekti.

Eylemde sık sık “Servetiniz bizden çaldıklarınız!”, “Agrobay işçisi yalnız değildir!”, “Direne direne kazanacağız!”, “Trendyol işçiye hesap verecek!”, “İşçilerin birliği sermayeyi yenecek!” sloganları atıldı.

Eyleme katılan kurumlar şu şekilde:

“Bağımsız Devrimci Sınıf Platformu, Birleşik İşçi Kurultayı, Bağımsız Emek Sendikası, Sol Parti- İşçi dayanışması, Odak Dergisi, Patronların Ensesindeyiz, Devrimci İşçi Hareketi, Emekçiler Dayanışması, Direnişler Meclisi, Yeni Demokrat Gençlik.”

Kızıl Bayrak / İstanbul