Manisa’nın Soma İlçesi'nde, 301 madencinin yaşamını yitirdiği kömür ocağında inceleme yapan bakanlık müfettişleri hazırladıkları raporlarında, birçok eksikliğin yanı sıra, rezerv kaybetmemek için çalışanlarını nasıl ölüme götürüldüklerini de ortaya koydu.
DHA’nın haberine göre, şirketin, kömür tabakasının arasında olan ana havalandırma yolunda, yangın ve kızışma olması halinde tehlikeli durumlar görülebileceğinden yeni bir acil çıkış bacası için istekte bulundu. Türkiye Kömür İşletmeleri'nin (TKİ) iznine rağmen, rezerv kaybı olmaması için bir süre sonra bu bölümden de kömür çıkartılmaya başlandığı, 'acil' denilen havalandırma kaçış bacası yapılmadığı öne sürüldü. Avukat Derviş Emre Aydın, "S panosunda, 240'tan fazla işçi, şirketin önceden öngördüğü halde yapmadığı havalandırma sorunu nedeniyle hayatlarını kaybetti" iddiasında bulundu.
Soma'da 13 Mayıs 2014 tarihinde meydana gelen katliamda, 301 madenci yaşamını yitirdi. Katliam sonrasında aralarında Soma Kömür İşletmeleri AŞ Yönetim Kurulu Başkanı Can Gürkan, Genel Müdür Ramazan Doğru ve İşletme müdürü Akın Çelik'in de bulunduğu 46 sanık, Akhisar Ağır Ceza Mahkemesi'nde yargılanmaya başlandı.
Bu yargılama sıralarında mahkeme heyeti, kamu kurumlarından katliamla ilgili yapılan araştırmalarının neler olduğunu sordu ve bunları ulaştırmalarını istedi. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı iş müfettişlerinin hazırladığı rapor da dava dosyasına girdi. Bilirkişi heyeti, TBMM Araştırma Komisyonu gibi madene girip incelemelerde bulunan bakanlık müfettişleri, raporlarında, ocaktaki önemli aksaklıklara dikkat çekti. Müfettişlerin raporunda facianın başladığı 'S Panosu' bölümünde hava akımının son derece zayıf olduğu, metan ve diğer zararlı gazların bu nedenle biriktiği, işveren tarafından bu bölgeye merkezi izleme sensörlerinin konulmadığı vurgulandı. 'H panosunda' kara tumba yöntemiyle (makinesiz) çalışılan toplam 13 baca olduğu, ocak içindeki hava miktarı yetmeyeceği için aynı anda sadece 5'inde çalışıldığı, 'S panosunun' havalandırmasının, kirlenmiş olarak gelen havayla yapıldığı bilgisi, raporda aktarıldı. Toplam iki hava ölçüm istasyonu olan ocakta, havanın bölündüğü kavşak noktalarında, panolarda, ölçüm istasyonunun olmadığına da dikkat çekildi.
Müfettişlerin ocak içindeki araştırmalarının yanı sıra, resmi belgelerde yaptıkları incelemelerde, önemli ayrıntılar ortaya çıktı. Buna göre, şirket 2010 yılının Aralık ayında, TKİ'ye 'Eynez Soma Kömürleri AŞ Nefeslik Projesi Hk.' konulu dilekçeyle başvurdu. Şirket dilekçesinde, ana hava çıkış yolunun 250 metrelik kısmının kömür tabakası içerisinde olduğu, yangın veya kızışma halinde tehlikeli durumlar yaratacağı, mevcut galerilerin birbirine bağlanmasıyla, kısmi iş güvenliğinin sağlandığı ancak, yeryüzüne bağlantısı olmayan bu galerinin, metan sorunuyla karşılaşması üzerine yeterli güvenceyi vermediği, en kısa, en kolay şekilde çalışanların tahliyesi için yeryüzüne bağlantılı yeni bir acil çıkışın gerekliliği anlatıldı.
TKİ, şirketten gelen bu dilekçeyi inceleyip, 2011 yılı Şubat ayında, 'Metan geliri olan koordinatlar arasında kalan bölgenin üretime kapatılması ve proje değişikliğine gidilmesini' uygun bulup izin verdi. Müfettiş raporunun bu bölümünde, "TKİ Yönetim Kurulu toplantısı ve sonrasındaki toplantılarda alınan kararla, +200 kotunun üzerindeki rezervin üretime açılmasıyla, S Panoları için de üretim izni verilmiştir. Soma Kömür İşletmeleri AŞ'nin dilekçesinde anlattığı, 'metan sorunuyla uğraşılan bu tür ocaklarda, en kısa ve en kolay şekilde çalışanların tahliyesi için yeryüzüne bağlantılı bir acil çıkışın gerekliliği' durumu, S panoları için gerçekleştirilmemiştir" denildi.
Raporun sonuç bölümünde ise, "İşyerinde 13.05.2014 tarihinde meydana gelen kaza olayında, A0 mekanize panosunun hava girişindeki hava kapıları açılarak, temiz hava galerisinden gelen duman ve karbonmonoksit, üretim panosunu dolaşmadan hava dönüş yoluna by-pass edilip nefesliğe verilmiştir. Eğer S panolarının bulunduğu bölge, ikinci bir yol aracılığıyla yerüstüne bağlanmış olsaydı A0 mekanize panosundaki uygulama bu bölge için de gerçekleştirilebilir, hava kapıları vasıtasıyla havanın, ikinci yola verilmesi söz konusu olabilirdi" ifadeleri yeraldı.
240'tan fazla işçi bunun için can verdi
Davayı takip eden avukatlardan Derviş Emre Aydın, müfettişlerin raporuyla ilgili değerlendirmede bulundu. Derviş Emre Aydın, şunları söyledi:
"Ocağa iki farklı yerden hava girişi olması için şirketin tasarladığı proje, oluşacak üretim kaybının yaşanmaması için rafa kaldırıldı. Bu durum S panosunda, 240'tan fazla kişinin sadece şirketin daha öncesinde öngördüğü teknik bir havalandırma sorunu nedeniyle hayatlarını kaybetmelerine neden oldu. Müfettişler, raporlarında bu durumu açıkça ifade etti. Müfettişlerin bu tespitleri sonrasında, şirket yöneticilerinin facia öncesindeki ihmalleri gözler önüne serilmiş oluyor."