Kocaer işçileri: Kölelik düzenini yıkacağız!

Kocaer işçileri “Arkadaşım yoksa üretim de yok!” diyerek başladıkları kapı önündeki direnişlerini bugün düzenledikleri eylemlerle sonlandırdı.

  • Haber
  • |
  • Sınıf
  • |
  • 20 Ekim 2015
  • 22:47

Kocaer işçileri “Arkadaşım yoksa üretim de yok!” diyerek başladıkları kapı önündeki direnişlerini bugün düzenledikleri eylemlerle sonlandırdı.

Kocaer'den işten çıkartılan işçiler, bugün saat 15.30’da fabrikanın önünde “Kocaer kıvılcım, sömürü ve kölelik düzenini yıkacağız”, “Şerefin yoksa haktan bahsetme” yazılı pankart ve dövizlerle basın açıklaması yaptı. Servislerin giriş ve çıkış saatinde Bakırçay havzasında bulunan demir-çelik işçilerine ve Kocaer işçilerine seslenen direnişçi işçiler, Kocaer'deki çalışma koşullarına, insanlık dışı uygulamalara, küfürlere ve hakaretlere karşı bir araya gelerek örgütlendiklerini, onurlarına, arkadaşlarına sahip çıktıkları için işten atıldıklarını belirti ve “Biz burada 16 gün direndik. Başımız dik, arkadaşlarımıza ihanet etmeden yan yana durduk” dedi.

İşçiler ayrıca Kocaer dienişinin bir kıvılcım olduğunu, bu kıvılcımı bütün Bakırçay havzasına yaymak ve büyütmek için mücadele edeceklerini söylediler. 16.00 vardiya çıkışına kadar alkış, ıslık ve sloganlarla bekleyerek tepkilerini dile getiren işçilere fabrikadan çıkan servislerdeki işçilerin bir kısmı el sallayarak selamladı. Arkadaşlarına sahip çıkmayanların işçilerin ise başlarının eğik olduğu gözlemlendi. Özellikle Özkanlar Demir-çelik fabrikasının servisindeki işçiler el sallayarak sınıf kardeşlerine destek verdiler.

Gürmak işçilerine ziyaret

Kocaer işçileri daha Çiğli Organize Sanayi Bölgesi’nde bulunan Gürmek'ta işten çıkartılan işçilerin yanına gitti. Kocaer işçileri Gürmak fabrikasının önüne geldiğinde alkış ve sloganlarla karşılandı. Burada bir süre beklendikten sonra Kocaer işçilerinin akşam saat 19.00’da Karşıyaka İzban önünde yapacakları basın açıklamasına geçildi. Kocaer ve Gürmak işçileri toplu olarak eylem için yola çıktı.

İzban önünde coşkulu eylem

Saat 18.30’da İzban önüne gelen işçiler, “Kocaer Kıvılcım - sömürü ve kölelik düzenini yıkacağız - Kocaer işçileri”,  “Arkadaşım yoksa üretimde yok - Gürmak işçileri” yazılı pankartlar açtı ve MİB flamaları taşıdı. Basın açıklamasından önce Kocaer işçileri adına konuşan bir işçi fabrika önündeki direnişi neden 16. gününde sonlandırdıklarını açıkladı. Kocaer işçilerinin fabrika önündeki direnişlerini bitirmelerinin tek nedeninin ekonomik nedenlerden kaynaklı olduğu belirtilen açıklamada sendikalardan ve diğer demokratik kitle örgütlerinden, siyasi partilerden ekonomik destek alamadıklarını belirtildi.

“Kendi güçleri ve sınıf mücadelesini  destekleyen dostlarıyla birlikte” ancak 16 gün direnebildik diyen Kocaer işçisi, mücadelenin bitmediğini, bundan sonra sokaklarda, mahkemelerde ve çalışacakları fabrikalarda mücadeleyi sürdürecekleri ve ‘kıvılcım’ı Bakırçay havzasına yayacaklarını ifade etti.

Kocaer işçisi, Bakırçay havzasının bir cehennemden farksız olduğunu, her gün iş kazalarının ve ölümlerin yaşandığı havzada haksızlıklara karşı örgütlendiklerini ancak patronun işçilerin birliğine, kardeşliğine tahammül edemediği için işten çıkartıldıklarını söyledi. Direnişe başladıklarında karşılarına jandarmanın çıkartıldığını kaydeden Kocaer işçisi, jandarmanın patronların tarafında olduğunu kaydetti. Kocaer işçisi, yasaların işçiler için ancak direnişi engellemek için kullanıldığını; fabrika içinde yaşanan hukuksuzluk ve güvencesiz çalıştırmaya gelince  ise işlemediğini belirterek şu ifadeleri kullandı:

“Kapitalizm yani patronlar sınıfı bir tarafta işçiler iş cinayetlerinde ölsün istiyorlar, haksız savaşlarda insanlar ölsün istiyorlar ve buna kimsenin ses çıkarmasını istemiyorlar. Sermayenin, yani patronların unuttuğu bir şey var. Biz işçiler  sağlam bir zemine dayanıyoruz Bizler Kavel direnişinin, 15-16 Haziran direnişinin 77 1 Mayısı’nda sokakları dolduran işçilerden bu gücü alıyoruz. Bizler Bursa'da başlayan metal fırtınasının gücünü alıyoruz.” Ardından Gürmak işçileri söz alarak direnişlerinin 6. gününde olduklarını ve tüm kamuoyundan direnişlerine destek olmasını istediklerini belirtti. Gürmak patronunun haksız yere 2 arkadaşlarını işten çıkardığını, bunun üzerine 35 işçinin de arkadaşlarına sahip çıkmak için çalışmayarak arkadaşlarını işe geri alınmasını istediklerini belirten işçiler, patronun direnişe karşı 36 işçinin işine son verdiğini hatırlattı. İşçiler, direnişlerine kazanana kadar devam edeceklerini söyledi.

Ardından bir Gürmak işçisi, direnişle ilgili yazdığı şiiri okudu.

Basın açıklamasında ise Bakırçay havzasının ve Kocaer fabrikasındaki kölece çalışma koşulları hatırlatılarak direnişin de yalnızca Kocaer işçilerinin değil bütün Bakırçay havzasının direnişi olduğu belirtildi. Mücadelede Kocaer işçilerinin sendikalar tarafından yalnız bırakıldığı ifade eden açıklamada da direniş kıvılcımının Bakırçay havzasına taşınacağı ve sömürü düzeninin yerle bir edileceği söylendi.

Basın açıklamasına BDSP, DLB, DGB, DEV TEKSTİL, HDP, Karşıyaka Halk Forumu ve çevredeki emekçiler destek verdi.

Eylemlerde sık sık “Bu daha başlangıç mücadeleye devam’”, “Yaşasın sınıf dayanışması’” , “Arkadaşım yoksa üretimde yok!”, “Yaşasın onurlu mücadelemiz!”, “Kurtuluş yok tek başına ya hep beraber ya hiç birimiz!”, “Yaşasın metal işçilerinin birliği” ve “İşçilerin birliği sermayeyi yenecek” sloganları atıldı.

Kızıl Bayrak / İzmir