KESK İzmir’de OHAL ve KHK ihraçlarını protesto etti

KESK’in OHAL’i ve KHK ihraçlarını protesto etmek için yaptığı eylemler İzmir’de devam etti.

  • Haber
  • |
  • Sınıf
  • |
  • 17 Haziran 2017
  • 20:51

KESK İzmir Şubeler Platformu’nun OHAL ve KHK ihraçlarını protesto eylemleri bugün de devam ederken Nuriye Gülmen ve Semih Özakça’nın serbest bırakılarak taleplerinin kabul edilmesi, tüm KHK ihraçlarının işlerine iade edilmesi talepleri haykırıldı.

Haftanın iki gün eylem yapan kamu emekçileri, her çarşamba Karşıyaka İş Bankası önünde, cumartesi günleri de İzmir’in farklı ilçelerinde oturma eylemleri yapıyordu. Bu haftaki oturma eylemi Gaziemir Meydanı’nda yapıldı. Saat 19.00’da bir araya gelen emekçiler önce basın metni bildirisini dağıttılar. Daha sonra kitle toplanarak slogan ve alkışlarla dün Ankara Yüksel Caddesi’ndeki polis saldırısını protesto etti.

Hugo Boss işçisi de eylemde söz aldı

Teksif Sendikası’na üye olduğu için işten atılan ve direnişte olan Hugo Boos işçisi de eylemde söz aldı. İş yerindeki sorunları anlatan direnişçi işçi, neden sendikalaştıklarını söyledi. Asılsız iddialarla işten çıkartıldığını ve bunun üzerine direnişe başladığını söyleyen direnişçi, kazanana kadar direnmeye devam edeceğini söyleyerek konuşmasını bitirdi.

“Yargılanmaktan korkanlar saldırıyor”

Daha sonra ihraç edilen kamu emekçileri söz alarak AKP iktidarının keyfi saldırılarına, OHAL rejimine ve KHK’lara değindiler. Oturma eylemi sırsında ise eğitim emekçileri şiirler okuyarak eyleme coşku katarken eylemde bir diğer konuşmayı BES İzmir Şube eski başkanı Ramis Sağlam yaptı. Şiir de okuduğu konuşmasında Sağlam, 4 kez açığa alındığını ve işe iade davasını kazanarak işine geri döndüğünü söyledi. Ancak şimdi ise KHK ile ihraç edildiği için dava bile açamadığını ve işsiz kaldığını söyledi.

“Bizler yargılanmaktan korkmuyoruz, yargılandığımızda beraat edeceğimizi biliyoruz, çükü biz suç işlemedik, Eşit yaşayalım istedik, özgür yaşayalım istedik, laik-bilimsel eğitim istedik, ücretsiz sağlık istedik” diyen Sağlam, esas yargılanmaktan korkanların hak-hukuk tanımadan, ihraçları devreye soktuğunu, azgınca saldırdığını söyledi. Sağlam “Nuriye ve Semih bizler için de direniyor” sözleriyle konuşmasını sonlandırdı.

Eylemde Yapı Yol Sen İzmir Şube eski başkanı da söz alarak “Biz diz çökmeyeceğiz, direnmeye devam edeceğiz” ifadelerini kullandı. Bir eğitim emekçisi ise kendi yazdığı şiiri okurken şiir, alkışlar ve “Nuriye, Semih onurumuzdur” sloganıyla karşılandı.

“Nuriye ve Semih derhal serbest bırakılmalıdır!”

Basın açıklamasını yapan KESK Şubeler Platformu Dönem Sözcüsü Mustafa Güvenç AKP’nin saldırılarını teşhir ederek “Bizlerin geleneğinde biat yoktur, diz çökme yoktur, teslim olma yoktur, direniş ve mücadele vardır, mücadele edenler hep kazanmıştır ve biz de kazanacağız” dedi. AKP’nin işçileri hedef alan saldırı ve hak gasplarına değinen Güvenç, kıdem tazminat hakkının gasp edilmek istendiğine değindi.

Yüksel Caddesi’ndeki polis ablukasının yanı sıra Nuriye Gülmen ve Semih Özakça’nın açlık grevlerinin 101. gününde olduğuna dikkat çekilen açıklamada, tutuklu bulunan açlık grevi direnişçilerinin karşılaşacağı tüm olumsuzlukların sorumlusunun AKP iktidarı olduğu dile getirildi.

Ege İşçileri Birliği’nin de destek verdiği eylemin sonunda EİB’liler 15-16 Haziran Büyük İşçi Direnişi’nin 47. yıldönümü dolayısıyla 18 Haziran’da yapacakları eylemin bildirisini emekçilere ulaştırdılar.

Kızıl Bayrak / İzmir