İzmir
KESK İzmir Şubeler Platformu’nun çağrısıyla bir araya gelen KESK üyeleri ve desteğe gelenler saat 12.30’da Konak İZSU önünde toplandılar. Basın açıklamasını dönem sözcüsü Mustafa Güvenç okudu. Güvenç ilk olarak, 15 Temmuz sonrası yaşanan sürece ve OHAL ve KHK ile ihraç edilen emekçilere değindi. AKP’nin kendine muhalif olan kesimlere dönük saldırı ve tutuklamamalarını dile getiren Güvenç “KESK’ten de binlerce kamu çalışanı görevden alındı, ihraç edildi ve tutuklandı” dedi. AKP iktidarının, kendisine biat etmelerini istediği ancak KESK’in dün olduğu gibi bugün de direneceğini söyledi.
Ardından, kamu çalışanlarının iş güvencesinin ellerinden alındığını, şimdi ise toplu iş sözleşmesi (TİS) döneminin başladığını belirten Güvenç “İş güvencemiz yoksa TİS de yok” vurgusu yaptı. “Darbeyi işçiler, emekçiler yapmadı. Darbeyi yapanlar dün birlikte yol yürüdükleridir” diyen Güvenç, darbenin faturasının emekçilere çıkartıldığını ifade etti.
Açlık ve yoksulluk sınırının hatırlatıldığı açıklama, bu koşullarda imzalanacak TİS’in talepleri üzerinde durularak devam etti. En düşük maaş alan kamu emekçisnin kira, yakıt, konut, çocuk ve aile yardımıyla maaşının 3 bin 450 TL’ye yükseltilmesi, kira yardımının 427 TL, aile yardımının 350 TL, Çocuk yardımının 350 TL, brüt asgari ücret tutarında yılda iki ikramiye ve yemek ücreti olarak 335 TL ödenmesi talepleri dile getirildi.
Son olarak, “TİS görüşmeleri taleplerini 1 Ağustos’ta Ankara’da bir kez daha haykıracağız ve taleplerimiz için mücadele edeceğiz” vurgusuyla eylem, alkış ve sloganlarla bitirildi. Basın açıklamasından sonra emekçiler broşür ve bildiri dağıtımıyla faaliyetlerini sürdürdü.
Kayseri
KESK Kayseri Şubeler Platformu bugün saat 14.00’te Eğitim Sen Kayseri Şubesi’nde basın açıklaması yaptı. Basın açıklamasını KESK Kayseri Şubeler Platformu Dönem Sözcüsü Ulaş Apaydın okudu.
TİS’e ilişkin Devlet Personel Başkanlığı’na sundukları taleplerinde önceliklerinin OHAL rejiminin kaldırılması olduğunu vurgulayan Apaydın “Anayasa’ya ve yasalara aykırı olan Kanun Hükmünde Kararnameler (KHK) iptal edilsin. OHAL döneminde çıkarılan KHK’lerle herhangi bir hukuki delil ve mahkeme kararı olmadan ihraç edilen tüm kamu görevlileri aynı kadro, unvan ve pozisyonlarında işlerine derhal iade edilsin, İşten el çektirildikleri süre içindeki maddi ve manevi tüm kayıpları telafi edilsin” dedi.
OHAL dönemi ile birlikte çıkarılan KHK’lerle kamu emekçilerinin iş güvencesinin ortadan kaldırıldığını ifade eden Apaydın, son 13 yıllık dönemde taşeron işçisi sayısının 245 kat arttığına da dikkat çekti. TİS’teki ana taleplerinin “herkese güvenceli iş ve gelecek” olduğunu belirten Apaydın taleplerini şu şekilde sıraladı: “Özelleştirilmeler durdurulsun. Sözleşmeli, taşeron, esnek, kuralsız çalışma yasaklansın. Çalışanları bölen, iş ve ücret güvencesini tehdit eden her türlü istihdam biçimi kaldırılsın. Performansa göre çalışmaya-ücretlendirmeye son verilsin. 4/A kadrosunun iş ve ücret güvencesini tehdit eden, sınırlayan yasal düzenlemeler kaldırılsın. Sözleşmeli statüde çalıştırılanlar 4/A kadrosuna alınsın. Geçici personel yani 4/C’liler, kamuda asli ve sürekli işler yapmalarına rağmen taşeron firma bünyesinde çalıştırılanlar, isteklerine bağlı olarak ya işçi (4/D) ya da 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 4/A kadrosuna alınsın. Kadrolaşma, sürgün, rotasyon, soruşturma, mobbing, mülakat gibi ayrımcılık yaratan bütün uygulamalara son verilsin. Herkese parasız, eşit, nitelikli, ulaşılabilir ve anadilinde kamu hizmeti verilsin.”
Kamu emekçilerinin mali ve sosyal haklardaki kayıplarının da her geçen gün arttığına vurgu yapan Apaydın sonrasında sözleşme taleplerini sıraladı. Toplu sözleşmede tüm ek ödemelerin emekliliğe yansıtılması, yeni bir İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Yasası’nın yapılması ve en az 50 çalışanı olan işyerlerinde kreş ve bakımevlerinin açılması taleplerini dile getirdi.
Devlet Personel Başkanlığı’na ilettikleri tüm taleplerin sadece KESK’in değil, insanca bir yaşam ve güvenceli bir iş isteyen tüm kamu emekçilerinin talepleri olduğunun altını çizen Apaydın, halktan toplanan kaynakların halk için kullanılması için mücadele edeceklerini dile getirdi.
Kızıl Bayrak / İzmir-Kayseri