İhraçlara karşı ortak tutum geliştirilecek

Sayıları 145 bini aşan kamuda ihraç edilenler, birlikte hareket etmek için “Amed İhraçlar Platformu” kurdu. Platformun kurucularından Abbas Şahin, antidemokratik uygulamalara karşı ortak tutum alarak mücadele edeceklerini söyledi.

  • Haber
  • |
  • Sınıf
  • |
  • 18 Ocak 2019
  • 13:11

Darbe girişiminin ardından 20 Temmuz 2016’da ilan edilen OHAL ve çıkartılan Kanun Hükmünde Kararnamelerle kamuda ihraç edilenlerin sayısı 145 bini aştı. Yargı kararının olmadığı ihraçlara ya sicil bilgileri ya da bir ihbarlar gerekçe gösterildi. İhraçlar için yargı yolu kapatılırken, özel sektörlerde de çalışmaları engellendi. İşsizlik ve açlıkla karşı karşıya bırakılan birçok kişi intihar ederek yaşamına son verdi. Kurulan OHAL İnceleme Komisyonu da 125 bin başvurudan 42 binini karara bağladı. Dosyalardan 39 bin kişinin başvurusu reddedilirken, sadece 3 bin başvurusu kabul edildi. 

Amed İhraçlar Platformu

Mezopotamya Ajansı’nda yer alan habere göre, ihraç edilenler haklarını korumak için Diyarbakır’da “Amed İhraçlar Platformu” kuruldu. Platform, ihraçların mağduriyetini gidermeyi hedeflerken, platformun kurucularından Eğitim Sen Diyarbakır 1 No’lu Şube Eşbaşkanı Abbas Şahin, yaşananların hiçte tesadüf olmadığını belirterek, 2016’da bir darbe girişiminin yaşandığını, ardında OHAL’in ilan edildiği ve o günden bugüne Türkiye’de rejimsel bir değişiklik yaşandığını söyledi.  

‘145 bin kişi ihraç edildi’

Birçok antidemokratik uygulamanın bu süreçte OHAL kılıfıyla halka yansıtılmaya çalışıldığını belirten Şahin, ülkenin açık cezaevi haline getirildiğini söyledi. 145 bin kişinin kamudan ihraç edildiğine değinen Şahin, “Bunun nedeni kendi rejimlerinin önünde durabilecek tehditleri ortadan kaldırmaktı” dedi. 

Darbe girişiminden sonra KESK, TMMOB, Türk Tabipler Birliği ve DİSK gibi muhalif kesimleri yok etmeye yönelik bir kurgu süreci başladığına dikkat çeken Şahin, “Çünkü iktidar kurmak istediği yeni rejimin önünde engel kalmasını istemiyordu” diye belirtti. 

‘Komisyonun amacı oyalamak’

“OHAL ile birlikte ihraç edilen kamu emekçileri hakkında hukuki sürecin işletilmemesi için OHAL Komisyonu kuruldu” diyen Şahin, OHAL Komisyonu’nun, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) ile birlikte planlandığını söyledi. OHAL Komisyonun, asıl amacının bu hak arama sürecini uzatmak ve oyalamak olduğunu ortaya koyduğunu belirten Şahin, komisyonun kendini mahkeme yerine koyduğunu ve kişinin ailesinden veyahut çevresinden kaynaklı olarak şüpheli olduğunun ortaya konulmaya çalışıldığına vurgu yaptı. 

OHAL bahane edilerek kurumlarının içi boşaltıldığına da dikkat çeken Şahin, kurumlara atama yapılırken mülakat getirildiğini, Kamu Personeli Seçme Sınavı (KPSS) ile alınan puan ortadan kaldırılıp son olarak güvenlik soruşturması getirildiğini ifade etti. 

Tabandan gelecek ses

Bu duruma karşı asıl sesin tabandan gelmesi gerektiğini söyleyen Şahin, “İhraç edilenlerin kendilerini sürecin içine katması gerekiyor. Amed’de farklı farklı kurumlardan 4 bin 900’e yakın insan ihraç edildi. Bir arada olmadığımız zaman parçalı bir direnişin sonuç getirmeyeceğini biliyorduk. Bizlerin bir arada tek ses olarak mücadele etmemiz gerektiğini gördük. Bunun için Amed İhraçlar Platformu kurduk. Bu platformda farklı sendikalardan, farklı iş kollarından, kamu emekçilerinden, TTB’den, TMMOB’den ve DİSK’ten herkesin katılımıyla oluşuyor” dedi.

Ortak tutum

Sadece kamu emekçilerinin ihraç edilmediğinin altını çizen Şahin, taşeron işçilerinin de sözleşmelerinin iptal edildiğini ve taşeron işçilerini alırken bile güvenlik soruşturmasına tabi tutarak aslında toplumu kutuplaştırmaya yönelik hareket edildiğini söyledi. Bunlara karşı bir ortak bir tutum almak için bu platformu kurduklarını belirten Şahin, şöyle konuştu: “Amed İhraçlar Platformunu oluştururken bunun hem diplomasi hem siyasi hem fiili meşru mücadele ayaklarını da oluşturacak şekilde planlamayı yaptık. Türkiye genelinde antidemokratik uygulamalara karşı bir duruş olarak ortaya koyduk. Amacımız uygulanan antidemokratik uygulamaları protesto etmek ve bunun üstesinden gelmektir. OHAL gibi anayasal olmayan bir kurumun lağvedilip mağduriyetlerin giderilmesi ve ihraç edilenlerin işlerine geri döndürülüp hukukun tekrardan tesis edilmesidir. Çeşitli eylem ve etkinlikler düzenleyeceğiz, toplumsal duyarlılık kazandırma noktasında yaşanan hukuksuzlukları raporlaştıracağız.”  

Toplumsal muhalefet

Toplumsal muhalefetin bir ayağı olarak oluşumu kurduklarını dile getiren Şahin, şöyle devam etti: “Birlikte güçlü olduğumuzu, eğer işlerimize döneceksek, demokrasiyi tekrar işlevsel hale getireceksek bunun birilerinin lütfuyla değil bizim direnişimizle olacağını ortaya koymak için Amed İhraçlar Platformunu kurduk.” 

‘Biz haklıyız, kazanacağız’

Yerellerden herhangi bir baskı ve tepki olmadıkça OHAL Komisyonundakilerin dosyaları iptal ettiklerini aktaran Şahin, iktidarların her zaman toplumun geleceğinden ziyade kendi geleceklerini düşünmekle meşgul olduklarını ifade etti. Şahin, “Bizim görevimizde bunun karşısında duruş sergilemektir. Biz haklıyız kazanacağız ve hiçbir şey bizi bu haklı mücadelemizden vazgeçiremez” dedi.