Dytech işçileri Metal Fırtına’da Türk Metal çetesinden kurtulmayı başardılar. Türk Metal gibi bir şebeke olan Çelik-İş’in ihanetinin ardından ise kendi birliklerini koruyup, sendikal şebekelerin hiçbir oyununa kanmadılar.
Geçtiğimiz yıl kendi sözleşmelerini kendileri imzalayan işçiler bu yıl da aynısını yaptılar. İmzalanan sözleşmeye göre saat ücretleri 9,13 TL’den 10,40 TL’ye çıktı. 1,27 liralık zam net 204 liraya tekabül ediyor. Bunun yanı sıra 10 kuruşluk kıdem zammı yapıldı. Yoksulluk ve açlık sınırı temel alındığında, imzalanan sözleşme işçiler için olumlu bir yere tekabül etmese de işçilerin bir kısmı sözleşmeden memnun.
Fabrikada göstermelik bir sözleşme süreci işletildi. İşçilerin talepleri, özellikle de sosyal içerikli talepleri göz ardı edildi. Kurulan ekipler, yapılan çalıştaylar-toplantılar işçileri sürecin içindeymiş gibi göstermek adına yapıldı. Sözleşmenin açıklanmasına birkaç gün kala “sözleşmenin 2 yıllık olacağı”nı duyan Dytech işçileri öfkelendi. Açıktan Birleşik Metal-İş’e üyelik çalışması yürüttü. Bunu gören yönetim ise geri adım atarak sözleşmeyi 1 yıla indirdi. Ayrıca işçilerin arasındaki ayrımcılığı körüklemek için de kıdem farkı oyununu devreye soktu.
Sonuç olarak işçilerin tepkisi örgütsüz dahi olsa bir kez daha sözleşme sürecinde etkili olmuştur. Dytech işçisi örgütlü olarak süreci yönetebilse durumu kendi lehine daha fazla çevirebilirdi. Fakat yönetimin gizli mobbingi, işçilerin bir kısmının tercih ettiği Birleşik Metal-İş’in oyalamacı tavrı işçileri yıpratmıştır. İşçilerin sendikaya ve birliklerine olan güveni zayıflamıştır. İkiyüzlü bir tutum sergileyen Dytech yönetimi, işçiler için daha cazip ve güvenilir gelmeye başlamıştır.
Böyle bir süreçte artık daha fazla deneyimli olan Dytech işçilerine çok iş düşmektedir. Bu tabloyu tersine çevirmek işçilerin birliğini ve dayanışmasını güçlendirmek gerekli. Yoksa hâkimiyet iyice yönetimin eline geçecek ve gizli flört ettikleri Türk Metal’le işçilerin tepesine binmek için fırsat arayacaklar. Kıyımların kapısı açılacak, güvenceli bir çalışma yaşamı yok olacak. Dytech işçisi; küslükleri, umutsuzlukları bir tarafa bırakmalı ve birlik olmanın yollarına bakmalıdır. İşçilerin işçilerden başka dostu olmadığını tecrübe ile gördü. Ne patronlar ne de sendika ağaları işçilerin derdine derman olmazlar.
İşçilerin dermanı, işçilerin birliğidir. Birliğini güçlendirmiş Dytech işçileri, sarsılmaz sanılan Türk Metal’e vurduğu tekmeden daha büyük deneyimleri, kazanımları hem kendine hem de metal işçisine armağan edebilir. Bunu başarmak ise MİB ve MİB’in mücadele anlayışı ile bütünleşmekten, örgütlenmekten geçmektedir. MİB’in anlayışından bağımsız her düşünce işçilerin kazanımlarını sınırlamak veya kaybettirmekten başka bir şeye yaramayacaktır! Buradan başta Dytech işçileri olmak üzere bütün metal işçilerini MİB'le irtibata geçmeye, MİB'li olmaya çağırıyoruz.
Metal İşçileri Birliği