Ankara İSİG Meclisi’nden iş cinayetleri raporu

Ankara İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği (İSİG) Meclisi, kentte 2013 yılından bu yanan iş cinayetleri ile işçi sağlığı ve iş güvenliğine biçim veren koşullara ilişkin rapor yayınladı.

  • Haber
  • |
  • Sınıf
  • |
  • 01 Ekim 2018
  • 13:10

Ankara İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği (İSİG) Meclisi, kentteki iş cinayetleriyle birlikte işçi sağlığı ve iş güvenliğine biçim veren yapı ve koşulları da değerlendiren rapor hazırladı. Raporda Ankara’da istihdam ve çalışma koşulları, Ankara’nın sermaye yapısı, Ankara’da ücretler, Ankara’da kadın, çocuk ve mülteci işçilere özgü ̈ çalışma koşulları, Ankara’da işçi sağlığı ve iş güvenliği, 2013 yılının başından başlayarak 2018’in Eylül ayı sonuna kadar yaşanan iş cinayetleri ve son olarak da Ankara’da sendikalaşma ele alındı. Ankara’da yaşanan iş cinayetlerinin bu bütünlüklü tablonun bir çıktısı olduğu ifade edildi.

Ankara’da resmi olarak 1 milyon 900 bin kişinin istihdamda yer aldığı ve Türkiye’deki toplam istihdamın yüzde 7’sinin Ankara’da olduğu belirtilen raporda, kentin, istihdamın en düşük olduğu 27. il olduğu ifade edildi.

Raporda, 250 bin işsizin bulunduğu ilde, işsiz sayısının giderek arttığı, işsizlik oranının yüzde 11.4 ile 10.9 olan Türkiye ortalamasının üzerinde olduğu vurgulandı. Ayrıca, Ankara’nın işsizliğin en yüksek olduğu 15. il olduğu belirtildi.

Ankara’da emekçilerin giderek daha az ücrete mahkum edildiği belirtilen raporda, sokakta çalışmaya başlama yaş ortalamasının 10,26 olduğu ifade edildi.

Raporda Ankara'da kadın istihdamının ucuz, geçici ve niteliksiz işlerde yoğunlaştığı belirtilerek şu ifadelere yer verildi:

“Ankara’da tam zamanlı çalışan 445 bin, yarı zamanlı çalışan 86 bin kadın bulunuyor. Kadın istihdamının görece yüksek olduğu Ankara’da kadın istihdamı genel olarak ucuz, geçici ve niteliksiz işlerde yoğunlaşıyor. Kamu dışında kadınların büyük bölümü küçük işletmelerde ve atölyelerde, ev işlerinin uzantısı işlerde çalışıyorlar. Erkek işçilere göre daha az ücret alıyor, daha güvencesiz koşullarda çalıştırılıyor ve kadın olduğu için ayrımcılığa uğruyor. Ankara, kadınlar bakımından kayıt dışı çalışma ve ev eksenli çalışmanın oldukça yaygın olduğu bir il. Kadın işçilerin sağlıklarını doğrudan etkileyen ve daha ziyade kadın işçilerin maruz kaldığı risklerin başında işyerinde ayrımcılık, cinsel taciz, mobbing ve şiddet geliyor.”

Raporda ayrıca, Ankara’da yaklaşık olarak 130 bin civarında kayıtlı göçmen ve mülteci olduğu bilindiği, göçmen ve mülteci işçilerin yer işçilere yarı ücretle çalıştırıldığı ifade edildi.

Ankara’nın en fazla iş kazasının yaşandığı 3., en fazla meslek hastalığı teşhisi konulan 4. il olduğu belirtilen raporda, kentte 2013’ten bu yana 300 emekçinin iş cinayetlerinde yaşamını yitirdiği kaydedildi. En çok iş cinayetinin inşaat ve yol yapımında, taşımacılıkta, metal işkolunda ve tarımda olduğu ifade edildi. Ayrıca, 2013’ten bu yana kentte 25 kadın, 9 çocuk ve 11 mülteci-göçmenin çalışırken öldüğü kaydedildi.

Tüm bunlara karşın, raporda Ankara’nın sendikalaşmanın en düşük olduğu 23. il olduğuna dikkat çekildi.