Regl izni istiyoruz!

İşçi-Emekçi Kadın Komisyonları olarak, 8 Mart’ın ön günlerinde bu hakkı kazanmak için tüm kadın işçileri örgütlenmeye ve mücadele etmeye çağırıyoruz. Regl iznini kazanmak için işyerlerimizde örgütlenelim!

  • Haber
  • |
  • Kadın
  • |
  • 07 Mart 2017
  • 08:53

Genel olarak kadınların özel günleri, ay hali, adet dönemi olarak ifade edilen regl dönemi kadınlarda gerçekleşen rahim iç yüzeyinde oluşan damar ve dokuların kan ile birlikte vücuttan atılması olayıdır. Kadınlar regl günlerinde en sık olarak karın ağrısı, baş ağrısı, bel ağrısı, sırt ağrısı, yorgunluk, üşüme ve soğuğa hassasiyet, aşırı gerginlik ve duygusal değişimler, mide bulantısı ve iştah problemleri yaşıyor. Kadınların aylık periyotta yaşadığı bu günler, hormonal değişimler sonucu gerek fizyolojik, gerekse psikolojik yönden yıpratıcı olduğundan, günlük hayatın idamesi daha da zorlaşıyor. Çoğu kadın için bu dönemlerde çalışmak tam bir işkenceye dönüyor.

Dünyada regl izni uygulamaları

Kadın olmaktan kaynaklanan bu doğal süreç, kadınların bu dönemde yaşadığı sıkıntılar nedeniyle, zamanla bazı ülkelerin çalışma hayatını düzenleyen kanun maddelerine yansımıştır. Hali hazırda regl izni Çin, Endonezya, Japonya, Tayvan, Güney Kore gibi ülkelerde ağır ve tehlikeli işlerde çalışan kadınlara birkaç gün, ağır işlerde çalışmayan kadınlara da ayda 1 ya da 2 gün ücretli izin şeklinde uygulanıyor. Japonya’da bu uygulama 1947’den beri geçerli. Endonezya ve Tayvan’da ise izin süresi 3 gündür. Avrupa ülkelerinde ise bazı özel şirketler tarafından verimliliği arttırabilmek adına, yasada olmadığı halde regl izni hakkı tanınıyor.

Türkiye’de regl izni uygulamaları

2004 yılında yürürlüğe giren “Ağır ve Tehlikeli İşler Yönetmeliği”nde regl izni ile ilgili bir düzenlemeye yer verildi:

“Kadınlar, ay hali günlerinde ağır ve tehlikeli işlerde çalıştırılamazlar. Bu günlerin sayısı 5 gün olarak hesap edilir. Daha fazlası için hekim raporuna göre hareket edilir. Ay halinin başlangıcı işçinin ihbar tarihidir.”

Kadınların, yine aynı yönetmeliğe göre ağır ve tehlikeli işler olarak belirlenen işkollarının çoğunda çalışmaları yasaktı. Kalan birkaç işkolunda ise yasada olmasına rağmen izin hakkı fiilen boşa düşürülüyordu ve herhangi bir cezai yaptırımı yoktu.

2010 yılında tekstil ve konfeksiyon işkolunda birçok alanın ağır ve tehlikeli işler sınıfına alınması, yönetmeliğin uygulanmadığı tespit edilen iş yerlerine cezalar kesilmeye başlanması ile kadınların yoğunlukta çalıştığı tekstil sektöründe regl izni tekrar gündeme gelmişti. Yeni yönetmelik, ucuz işgücü olarak görülen kadınların esnek ve güvencesiz olarak, emeğinin en fazla sömürüldüğü tekstil sektörü patronlarının gündemine adeta bomba gibi düşmüştü. Peşi sıra patronlardan kadın işçilere yönelik tehditler gecikmedi. Antep’te 4 bin kadın çalışanı olan bir sanayi patronu yaptığı açıklamada “Bu yönetmeliğin uygulanması halinde istihdam ettiğim kadın işçileri işten çıkarmak zorunda kalacağım ve bir daha işyerimde kadın işçi istihdam etmeyeceğim. Bu yönetmelik istihdama vurulmuş bir darbedir” diyerek, patronlar sınıfının telaşını da gözler önüne sermişti.

Devlet sermayenin imdadına yetişti, yine 2010 yılı içerisinde kadınların yoğun olarak çalıştığı konfeksiyon, triko, dokuma ve 42 diğer işkolu ağır ve tehlikeli işler kapsamından çıkarıldı. Kadınların maden ocakları, kablo döşemesi, kanalizasyon ve tünel inşaatı, su altı çalışması dışında tüm ağır ve tehlikeli işlerde çalışmasının önü açıldı. Böylelikle kadınların daha önceki yönetmeliğe göre çalışmasının yasak olduğu ya da çalıştığı ve regl izni hakkının olduğu tüm alanlar, kapsam dışı kaldığından regl izinleri fiilen gasp edilmiş oldu. 2012 yılı sonunda ise “İş Sağlığı ve Güvenliği Yönetmeliği” yasalaştı. 2013 yılı başında ise “Ağır ve Tehlikeli İşler Yönetmeliği” yürürlükten kaldırılarak kadın işçilerin regl izni hakkı tümden ortadan kalktı.

2016 yılı sonunda ilk defa, Birleşik Metal-İş’in örgütlendiği Valfsan metal fabrikasında kadın işçilerin 8 Mart’ın ücretli izin olması ile beraber 1 günlük regl izni talebi toplu sözleşmeye girerek önemli bir kazanım elde edildi. Regl izni, kadın işçiler için insani ve işçi sağlığı kapsamında ele alınması gereken bir haktır.

İşçi-Emekçi Kadın Komisyonları olarak, 8 Mart’ın ön günlerinde bu hakkı kazanmak için tüm kadın işçileri örgütlenmeye ve mücadele etmeye çağırıyoruz. Regl iznini kazanmak için işyerlerimizde örgütlenelim!

İşçi-Emekçi Kadın Komisyonları