İran’a yönelik ambargoyu deldiği gerekçesiyle ilgili ABD’de görülen davada itirafçı olan Zarrab, rüşvet ve yolsuzluk itiraflarını sürdürüyor. Sahte gıda ihracatlarını anlattı. 17-25 Aralık yolsuzluk operasyonlarında tutuklanan Zarrab, serbest kalmak için ‘kısmen’ rüşvet verdiğini söyledi.
İran’a uluslararası ambargonun delinmesiyle ilgili ABD’de yargılanan Reza Zarrab’ın yolsuzluk ve rüşvet itirafları duruşmanın bugün süren 5. oturumunda da devam ediyor.
Bugünkü duruşmada Zarrab, doğrudan savcının sorduğu soruları yanıtladı.
Zarrab, sahte gıda ihracatı ile ilgili yaptıklarını anlatırken Halkbank eski genel müdürü Süleyman Aslan’ın bu dolandırıcılığın dikkat çekmemesi için kendisine yol gösterdiğini anlattı.
Gemilerle yapıldı gösterilen gıda ticareti için muayene belgesi istendiğinde ise Süleyman Aslan’ın sorunu çözmek için devreye girdiğini anlattı.
Zarrab, altın ve gıda ticareti için Halkbank'a ödediği en yüksek komisyon oranının yüzde 1 olduğunu belirtti.
Buğday yetiştirilmeyen Dubai’den İran’a buğday ihraç edilmesiyle ilgili sahtekarlığı fark eden alt kademe Banka çalışanlarının Halkbank Genel Müdür Yardımcısı Hakan Atilla ile konuştuklarını aktardı. Ayrıca altın ve gıda ihracatlarıyla ilgili işlemlerin birbirine karıştırıldığını söyledi.
Kendisine dinletilen telefon görüşmelerinin kayıtlarının doğru olduğunu belirten Zarrab, Abdullah Happani ile Halkbank’a gönderdiği paralardan ve Süleyman Aslan’a ne kadar rüşvet vereceklerini konuştuklarını söyledi.
Erdoğan’ın danışmanı: Mesele sadece Zarrab değil, ülke meselesi
Zarrab’ın ABD’de tutuklu olduğu sırada bir kişiyle Azerice yaptığı konuşmanın tapesi soruldu. Kayıtlarda; Erdoğan’ın danışmanının bu sorunun sadece Zarrab ile ilgili olmadığını, ülke meselesi olduğunu söylediği yer alıyor.
The Daily Beast muhabiri Katie Zavadski, kayıtları şu şekilde özetledi:
“Erkek konuşmacı, İbrahim konuşmaları dinlerken, Sheyda adlı kadın avukatla görüştüğünü söyledi. Erkek, Sheyda'nın Mevlüt ve Bekir'le görüştüğünü, Beyefendi (Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan) ile de görüşeceğini ve gerekirse (dönemin ABD Başkanı) Obama'yı aramasını isteyeceğini söyledi.
(Cumhurbaşkanı) danışmanı bunun sadece Reza'nın sorunu olmadığını, ülke meselesi olduğunu söyledi. Yarın Sheyda, Bekir ile konuşup Beyefendi'ye de haber verecek.
Erkek, Zarrab'a İbrahim'in sürece dahil olacağını, Mevlüt, Bekir ve Beyefendi'nin başkanı arayacağını söyledi.”
Zarrab’a Happani eli bir telefon kaydı dinletildi. Kayıtlarda ABD’nin İran’a ambargosunu delmek için gerekli mevzuat hakkında konuşmalar yer alırken Zarrab; “Burada Abdullah'a, bu kararın bana ait olmadığını açıklamaya çalışıyorum” ifadelerini kullanıyor.
Zarrab: Serbest kalmak için ‘kısmen’ rüşvet vermiş!
17-25 Aralık’ta tutuklanan ve ısa süre sonra serbest bırakılan Zarrab, serbest kalmak için ‘kısmen’ rüşvet verdiğini de itiraf ederken savcı ile arasındaki diyalog şu şekilde gerçekleşti:
Soru: Türkiye’de hiç tutuklandınız mı?
Zarrab: Evet, gözaltına alınıp cezaevine gönderildim... Sonra salıverildim.
Avukatlarım geldi, görüşme yaptık ve serbest bırakıldım.
Soru: Serbest kalmak için bir ödeme yaptınız mı?
Zarrab: Evet, yaptım.
Soru: Bunlar rüşvet miydi?
Zarrab: Kısmen.