Kürdistan'da, 1990'lı yıllarda yaşanan "faili meçhul" cinayetlerin simgesi durumunda olan HEP Diyarbakır İl Başkanı Vedat Aydın'ın katledilmesinin üzerinden 24 yıl geçmesine rağmen, işlenen cinayetin aydınlatılması konusunda en ufak bir gelişme yaşanmadı. Cinayetin aydınlatılması için çabalayan avukatlar, itirafçı Abdulkadir Aygan'ın anlatımları üzerine 2011 yılında zaman aşımına kısa bir süre kala yeniden başlatılan soruşturmanın, devletin geçmişi ile yüzleşmeye karar vermesi ile sonuca ulaşabileceği görüşünde.
DİHA’dan Aziz Oruç’un haberine göre, HEP Diyarbakır İl Başkanı Vedat Aydın'ın gözaltına alınıp katledilmesinin üzerinden 24 yıl geçmesine rağmen, öldürülmesiyle ilgili açılan soruşturmada bugüne kadar bir aşama kat edilmedi. 5 Temmuz 1991'de, evinde gözaltına alındıktan sonra cenazesi 7 Temmuz'da, Elazığ'ın Maden ilçesi yakınlarındaki bir köprü menfezinin altında işkence edilmiş halde bulunan Aydın'ın faillerinin bulunmasına ilişkin yetkililer tarafından hiçbir adım atılmadı. Aydın'ın katledilmesine ilişkin, Susurluk kazasının ardından hazırlanan raporda, devlet içinde odaklanan bir çete tarafından katledildiği kayıtlara geçse de sonuç değişmedi. Dosyanın zamanaşımı kapsamında düşmesine kısa bir süre kala Abdulkadir Aygan'ın cinayete ilişkin beyanları dosyaya girdi. Aygan bu beyanlarında Aydın'ın, Cem Ersever'in başında bulunduğu itirafçı JİTEM elemanları tarafından katledildiğini anlattı.
Aygan'ın tüm beyanlarının dosyada yer almasına rağmen Diyarbakır Savcılığı'nın 2011 yılında yürüttüğü soruşturmanın üzerinden geçen 4 yıla rağmen dava açılmadı.
Faillerin bulunarak yargılanması için hukuki mücadele veren ailenin avukatı Mehmet Arif Altunkalem, Türkiye'de hukuk dışı mevzuların en başında 'faili meçhul' cinayetler geldiğini, Vedat Aydın ise bu konuda simge bir isim olduğunu ifade etti.
'Aydın'ın katledilişi faili meçhul cinayetlerin başlangıcı kabul edilir'
Buna rağmen başlatılan soruşturmada maddi anlamda atılmış bir adım olmadığını belirten Altunkalem, Vedat Aydın cinayetinin çözülmesi halinde binlerce "Faili meçhul" cinayetin çözülmesi önündeki tüm engellerin kalkabileceğini söyledi. Altunkelam, "Vedat Aydın'ın katledilmesi olayında devlet içinde güç merkezli odakları tarafından yapıldığına dair ortak görüş var. Tüm bunlar söylentilerden mi ibaret, hayır? Onun için tüm maddi bulgular ortaya koyulduğunda soruşturmanın davaya dönüşmesi ve etkin bir yargılama ile yol alınacağına inanıyoruz" dedi.
'Devlet içinde odaklanmış güç merkezlerinin soruşturulması kolay değil'
Çeyrek asırdır süren adalet arayışına dair davanın hala soruşturma aşamasında olduğunu belirten Altunkalem, bu duruma şu sözlerle tepki gösterdi: "Bu tür davalarda hükümetin kararlılık göstermesi gerekir. Çünkü bu tip davalar cinayetlerde devlet içinde odaklanmış güç merkezlerinin etkin soruşturulması kolay değil. Uzun yıllar geçmiş maddi deliller az, bazen hiç yoktur. Bunun için bu dosyaların hukuki yol alması için devletin, hükümetin ciddi bir siyasi sorumluluk almalıdır. Kamuoyuna mal olmuş bu tür davaların sonuca varılması, çözüm sürecine katkı sağlar ve işlenmiş diğer suç fillerin aydınlığa kavuşmasına katkı sağlar."
Devlet geçmişiyle yüzleşirse cinayet aydınlatılır
Cenazesinin teşhisine katıldığı günü hala unutamadığını söyleyen Avukat Feride Laçin ise Vedat aydın ve diğer "faili meçhul" cinayetlerin faillerinin devletin istemesi halinde aydınlatılabileceğini söyledi. Laçin, bunun için de devletin ve hükümetin hakikatlerle yüzleşmesi gerektiğini vurguladı.
Katledilmesinin üzerinden 24 yıl geçen Aydın, 10 Temmuz'da Diyarbakır'da toprağa verildiğinde askerler ve polisin cenaze törenine katılan halka saldırması sonrasında 10 yurttaş yaşamını yitirirken onlarca yurttaş da yaralanmıştı. Cenaze töreninin 24. yıl dönümünde Aydın'ın mezarı başında yapılacak anma ile Aydın ve cenaze töreninde yaşamını yitirenler anılacak.