20 Temmuz 2015’te Sosyalist Gençlik Dernekleri Federasyonu’nun (SGDF) çağrısıyla Kobanê’ye yardım götürmek için Suruç’a gidenlerin bombalı saldırıyla katledilmesine ilişkin davanın 3. duruşması bugün görüldü.
Urfa 5. Ağır Ceza Mahkemesi'nin baktığı dava Hilvan ilçesindeki hapishanede görüldü.
Baronun katiller için görevlendirdiği avukatlar "vicdani olarak duruşmada bulunmayı doğru bulmuyoruz" diyerek dosyadan çekildi.
Ardından katliamda yaşamını yitirenlerin yakınları ve yaralananlar söz alarak sanık Yakup Şahin'in duruşmaya getirilmemesine tepki gösterdi. Müştekiler söyleyecekleri çok şey olduğunu ancak sanık getirilmeden ifade vermeyeceklerini söylediler. 33 kişinin katlinden sorumlu olan bir kişinin devlet tarafından korunduğu ifade edildi.
HDP, Diyarbakır Barosu, Antep Barosu, ESP, SGDF ve BEKSAV adına yapılan müdahillik talebini mahkeme heyetinin sadece yaralananların müdahillik talebini kabul etmesi eleştirildi.
Aileler ve avukatlar ayrıca mahkeme heyetinin sanığa "duruşmada mı hapishanede mi ifade vermek istiyorsun" diye sormasına tepki gösterdi.
Savcı ise Şengül Büyükçelebi ile Şeyhmus Sarı'nın tanık olarak dinlenmesini ve sanığın bir sonraki duruşmada yine SEBGİS ile bağlanmasını talep etti.
Duruşmaya verilen aranın ardından kararını açıklayan mahkeme heyeti, müşteki ve avukatlarının taleplerini reddederek duruşmayı 8 Şubat 2018’e erteledi.
Mahkeme, bir önceki duruşmada mahkemeye getirilme kararı verilmesine rağmen Yakup Şahin'in duruşmaya getirilmesi talebini kabul etmeyerek, yine SEGBİS ile bağlanmasına karar verdi. Şengül Büyükçelebi ile Şeyhmus Sarı'nın tanık olarak dinlenmesi talebini ise kabul etti.
Duruşma çıkışında açıklama yapmak isteyen aileler ise jandarmanın saldırı tehdidi ile karşılaştı. Daha sonra HDP il binasına geçen kitle burada basın açıklaması gerçekleştirdi.
Davada tek tutuklu var
20 Temmuz 2015’te Amara Kültür Merkezi bahçesinde IŞİD eliyle gerçekleştirilen bombalı saldırıda 33 kişi yaşamını yitirdi. Katliamdan 3 gün sonra davayla ilgili “gizlilik” kararı verilirken aradan geçen 2 yıllık zaman zarfında ise mahkemede bir ilerleme olmadı.
Katliamın üzerinden 18 ay geçtikten sonra hazırlanan iddianamede; IŞİD üyesi oldukları belirtilen 3 kişi hakkında toplam 104’er kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası talep edildi.
Canlı bomba olduğu belirtilen Abdurrahman Alagöz’ün saldırıda öldüğü, Yunus Durmaz ve Halil İbrahim Durgun’un ise Antep’teki “hücre evi baskınında kendilerini patlattıkları” savunuldu.
Katliamdan sorumlu oldukları söylenen Deniz Büyükçelebi ile İlhami Mali’nin firari olduğu söylenirken sadece Yakup Şahin tutuklu bulunuyor.