İnşaatında işçilerin, köle tüccarları gibi işleyen taşeronlar altında, her türlü haktan yoksun, zehirlenerek çalıştırıldığı, fakat 14 ülkeden 19 bin 500 kişiye istihdam sağladığıyla övünülen Star Rafineri’nin açılışı yakın zamanda gerçekleştirildi. Türlü yalanlarla parlatılmasına rağmen temelinden açılışına her aşamasında sermayenin sömürü gerçeğine ışık tutan, Azerbaycan Devlet Petrol Şirketi SOCAR’ın iştiraki SOCAR Türkiye yatırımı olan sermayenin bu parlak projesi, pek çok açıdan işçi sınıfına dayatılan karanlık sömürü düzeni gerçeğini yansıtmaktadır.
Dünyanın en köklü petrol şirketi olan Azerbaycan Petrol Şirketi (SOCAR), 2006 yılında Türkiye pazarına girmiş ve SOCAR Türkiye’yi kurmuştur. Azeri sınıfdaşlarını Türkiye pazarı ve işgücü üzerinden topraklarına çağıran Türk kapitalistler, PETKİM’i özelleştirip satarak Azeri sınıfdaşlarına “hoş geldiniz” demişlerdi ve 2008 yılında Azeri sermayesi tarafından PETKİM’in %51 hissesi satın alınmıştı.
Söylemeden geçmeyelim; 2017 yılına %93 artış, 1,4 milyar TL net kârla giren PETKİM’in Azerilere maliyeti sadece 2 milyar dolar olmuştur. Sermaye sermayeyi çekmiş ve SOCAR Türkiye’nin toplam sermayesinin %13 tutarındaki hissesi de 2015 yılında Goldman Sachs İnternational tarafından satın alınarak, SOCAR Türkiye’nin ortaklık yapısı %87 SOCAR, % 13 Goldman Sachs İnternational Şirketi şeklinde oluşturuldu.
Türkiye pazarı ve potansiyeline olan inanç ve güvenle kurulan bu stratejik ortaklığın hedefleri hayli iddialı. 2018’e kadar Türkiye’de 19,5 milyar dolar yatırım planlayan SOCAR, 2019 yılı için 1,5 milyar dolarlık konsolide ciro, TC’nin 100. yılı olan 2023 yılı için ise Türkiye’de Avrupa’nın en büyük üretim merkezlerinden birini oluşturmak hedeflerini sıralıyor.
Türk sermayesinin bir övünç kaynağı olan projenin tanıtımı “ülke kalkınması”, “istihdam olanakları”, “iki devlet tek millet ortaklığı” söylemleriyle gerçekleştiriliyor. STAR Rafineri’nin Türkiye’nin işlenmiş petrol ürünü ihtiyacının %25’ini karşılayacağı, yılda 4,8 milyon ton dizel ve 1,6 milyon ton ham petrol işleme kapasitesiyle, ülkedeki cari açığın önemli bileşenleri olan jet yakıtı ve LPG gibi petrol ürünlerini üretebileceği söyleniyor. Ayrıca rafinerinin Türkiye’nin petrol ürünleri ithalatında her yıl 1 milyar dolar civarında tasarruf sağlayacağı iddia ediliyor. Petrol türlerini işleme teknolojisi, 63 tankla yaklaşık 1 milyon 640 bin metreküp depolama kapasitesi üzerinden Türkiye’nin rekabet gücünü arttıracak bir enerji projesi olarak görülen Star Rafineri’nin ayrıca 1.100 kişilik istihdam olanağı yaratacağı belirtiliyor. Sermaye açısından bir övünç kaynağı olarak görülen STAR Rafineri, elbette ki işçi-emekçilerin solan yaşamlarıyla parlatılabiliyor.
Sermayenin sömürü cehennemlerinden özel endüstri bölgeleri
Sermayeye sunulmuş özel alanlardan biri olan STAR Rafineri, Erdoğan tarafından Türkiye’nin ilk özel endüstri bölgesi ilan edildi. Böylece sermaye adına bürokrasinin azaltılması, teşvik ve çeşitli avantajlar açısından önemli bir adım atıldı. Böylece SOCAR Türkiye A.Ş., devletin bu özel endüstri bölgesi kıyağıyla maliyetinden daha fazla teşvik almış olacak.
Özel endüstri bölgesi olmanın sermayeye avantajları saymakla bitecek gibi değil. Bölgenin yatırımlara hazır hale gelmesi için gerekli altyapı masrafları, özel mülkiyete konu alanların kamulaştırılarak devredilmesi bakanlık tarafından gerçekleştiriliyor. Harita, jeolojik-jeoteknik etüt raporu, imar ve parselasyon planları, altyapı ve üstyapı projeleri bakanlık tarafından onaylanıyor ve bu işlemler için bedel alınmıyor. Yapı ruhsatı, yapı kullanma izni, işyeri açma çalıştırma ruhsatı bakanlık tarafından veriliyor ve bu izin ve ruhsatlar için harç alınmıyor. Yatırım için gerekli ÇED belgeleri de bakanlık tarafından kısa bir süre içerisinde çözüme kavuşturuluyor. Ayrıca hazine arazileri 49 yıllığına çok cüzi bir vergi karşılığında kullanıma açılıyor.
Tüm bunların yanı sıra özel endüstri bölgeleri için cumhurbaşkanlığınca ek teşvikler belirlenebiliyor. Bölgede bulunan tüm binalar emlak vergisinden, arsaların tahsisine ilişkin sözleşme ve taahhütnameler damga vergisinden muaf tutulabiliyor. Bölgede yer alan gayrimenkullerin ifraz, taksim veya birleştirme işlemleri, söz konusu bölgelerde bulunan arsaların tahsisi nedeniyle şerhi gerektiren işlemleri ile bu arsa ve üzerine inşa edilen binaların tahsis edilene devir ve tescil işlemleri ve cins değişikliği işlemleri de yine aynı şekilde harçtan muaf tutulabiliyor.
Sermayeye yarar işçilere zarar bir işletme
Türkiye’nin ithal rafine petrol ürünlerine olan bağımlılığını azaltmaya yardımcı olacak, PETKİM’e hammadde tedarik edecek denilen tesis, sermayeye en az maliyet getirirken elde edeceği kâr, eşyanın tabiatı gereği işçi sınıfının azgınca sömürüsünden tedarik edilecek. Özel endüstri bölgeleri sermayenin işçi sınıfına yönelik sömürüyü en yoğun şekilde gerçekleştirmesinin önemli araçlarından biri olarak görev yapacak. STAR Rafineri örneğinde PETKİM’in özelleştirilmesi, sendikal örgütlülüğe yönelik saldırılar ve işçiler arasında ayrımları körükleme noktasında atılan adımlar bu gerçeği açık bir şekilde gösteriyor.