KHK’yla ihraç edilmelerine karşı başladıkları direniş nedeniyle yargılanan kamu emekçileri Nuriye Gülmen, Semih Özakça ve Acun Karadağ’ın davasında 6. duruşma bugün Sincan Hapishanesi’nde görülüyor.
Duruşma öncesi, Ankara giriş çıkışlarında dava için gelenleri durduran polis ve jandarmalar, çeşitli bahanelerle destekçilerin araçlarını bağladı.
Hapishanedeki salonda görülen duruşma heyetin gelmesiyle başlarken, Gülmen bu duruşmada da mahkemeye getirilmedi. Numune Hastanesi’nden SEGBİS ile duruşma salonuna bağlandı.
Bugünkü duruşma, Silivri Hapishanesi’nden SEGBİS ile bağlanan tanık Ömer Lütfi Zeren’in anlatımları ile başladı. Ardından Yüksel direnişçisi Veli Saçılık tanık olarak konuştu.
Savcı, Gülmen'in delilleri karartma şüphesinin kalmaması ve kaçma şüphesinin olmaması gerekçesi ile adli kontrol talebi ile tahliyesini istedi.
Duruşmada konuşmaya başlayan Semih Özakça "Ben talimatı vicdan örgütünden aldım. Talimatı öğrencilerimden aldım. Onlar gözyaşı dökerken, söz verdim geri döneceğim diye" ifadelerini kullandı.
Duruşmaya ara verildi.
Aranın ardından tekrar başlayan duruşmada ilk olarak Semih Özakça konuştu. Özakça öğrencilerine seslenerek "Sizin için direniyorum, yanınıza geleceğim" dedi.
Duruşmaya SEGBİS ile bağlanan Nuriye Gülmen ifadesinde "Bana henüz savunmamı vermemiş olmama rağmen ısrarla tanık beyanları ve mütalaaya karşı beyanlarımı sormanızı anlamıyorum. Üç duruşmadır bu böyle, bana SEGBİS'i dayatıyorsunuz, ben bu şekilde savunma vermek istemiyorum" dedi.
Saatler boyu ifadelerle süren duruşmanın sonunda mahkeme Gülmen'in tahliyesine karar verdi. Aynı zamanda Gülmen'e "örgüt üyeliği"nden ceza verdi.
Halkın Hukuk Bürosu (HHB), hukuki geçerliliği olmayan kararın, Gülmen'in işe iadesini engellemek için verildiğini belirtti.
Semih Özakça ve Acun Karadağ ise tüm suçlamalardan beraat etti.