Hayvan ve yaşam hakları savunucuları, sürdürdükleri eylemlerinde maruz kaldıkları polis baskısı ve tehditlerine karşı İHD’ye başvurdu. 

5199 Sayılı Hayvanları Koruma Kanunu’nda yapılan değişiklikle sokak hayvanlarının “uyutulma” adı altında katledilmesi hakkındaki yasal düzenlemeye karşı eylemlerini sürdüren hayvan ve yaşam hakları savunucuları, 8 Kasım’daki oturma eyleminde polis tehdidine maruz kaldı. İnsan Hakları Derneği (İHD) Ankara Şubesi’nde basın toplantısı düzenleyen hayvan ve yaşam hakları savunucuları, daha sonra derneğe başvuruda bulundu. 

“Yaşam hakkını savunmak suç değil, görevdir” pankartının taşındığı toplantıda, Sokaktayım Yanındayım İnisiyatifi adına İHD Ekoloji Meclisi Üyesi Neylan Solmaz açıklama yaptı. 

Açıklamada şunlar denildi:

“Hayvan haklarını savunan yaşam hakkı savunucuları olarak, uzun süredir toplum vicdanını sarsan hayvan katliamlarına ve bu vahşete sessiz kalınmasına karşı sesimizi yükseltiyoruz. Ancak bu süreçte, yalnızca yaşam hakkını savunduğumuz için sosyal medyada organize linç kampanyalarına ve çeşitli tehditlere maruz kalıyoruz. Barışçıl eylemlerimizde yalnızca ‘Hayvan Katliamlarını Durdurun’ çağrımızı duyurmayı hedeflerken, polisin kişisel husumet içeren tehditleriyle karşılaşıyoruz. Bu tutum, anayasal haklarımızın ihlali anlamına gelmekle birlikte, demokratik bir toplumun asla kabul edemeyeceği bir baskı mekanizmasıdır.”

Açıklamanın sonunda şunlar denildi:

“Yaşam hakkını savunan hiçbir birey tehdit edilemez veya hedef gösterilemez. Barışçıl eylem Anayasal haktır: Toplanma ve ifade özgürlüğü anayasal güvenceler altındadır. Polisin eylemcilere yönelik baskı ve tehditleri bu hakların açık ihlalidir. Tehditler ve linç kampanyalarına son verin.”