AKP iktidarının toplumsal muhalefeti baskı altına almak için hayata geçirdiği polis devleti uygulamaları, polis terörünün her geçen gün yeni bir örneğini ortaya çıkarıyor.
Geçtiğimiz günlerde AKP şeflerinin de katıldığı, yandaş sermayenin Kalyon ve Demirören gruplarının çocuklarının evlendiği Çırağan Sarayı’ndaki düğün, lüks ve şatafatla gündem olmuştu. İşçi sınıfına ve emekçilere yoksulluk ve sefalet dayatanların bu sefahatı tepki çekerken, düğünün gerçekleştiği saatlerde, trafikte de polis terörü yaşandığı ortaya çıktı.
Trafiğin neden kapatıldığını soran Muğla Barosu’na kayıtlı olan Avukat Sertuğ Sürenoğlu, Cumhurbaşkanlığı korumaları tarafından darp edildi ve işkenceye maruz kaldı.
Cumhuriyet’ten Alican Uludağ’ın haberine göre, AKP şefi Tayyip Erdoğan’ın da nikâh şahitliği yaptığı düğün için Çırağan Sarayı’nın önündeki caddenin bir bölümü trafiğe kapatıldı. Evine gitmek için otobüse binen Avukat Sertuğ Sürenoğlu, Çırağan önünde trafiğe takıldı. Yarım saat süren bekleyişe rağmen trafik akmayınca yolcular otobüsten indi.
İki saat işkence
20.30 sıralarında yaşanan olayda Sürenoğlu, otobüsten inerek orada sözde “güvenlik” için bulunan polislere, yolun neden kapatıldığını sordu. Bu sırada çevrede bulunan Cumhurbaşkanlığı korumaları, Sürenoğlu'nu Cumhurbaşkanına hakaret iddiasıyla koruma aracına aldı. Burada ters kelepçe vurulan Sürenoğlu’nun gözleri de bağlandı ve darp edilmeye başlandı. Koruma aracı, daha sonra Çırağan Sarayı içerisine alındı. İşkence, araç içinde yaklaşık 2 saat sürdü.
Korumalar, Sürenoğlu’na Cumhurbaşkanına hakaret ettiği iddiasını kabul eden bir tutanağı imzalamasını, aksi takdirde dayağın devam edeceği tehdidinde bulundu. Zor durumda kalan Sürenoğlu tutanağı imzaladı, korumalar Sürenoğlu’nu polise teslim etti.
Zorla “Cumhurbaşkanına hakaret” tutanağı imzalatıldı
Cumartesiyi pazara bağlayan gece gözaltında kalan Avukat Sertuğ Sürenoğlu, pazar günü “Cumhurbaşkanına hakaret” iddiasıyla adliyeye sevk edildi. Savcının tutuklama talep ettiği Sürenoğlu, sulh ceza hâkimi tarafından ev hapsi şeklinde adli kontrol kararı ile serbest bırakıldı. Sürenoğlu'nun savcılık ifadesinde, “Ben oraya Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın geleceğini dahi bilmiyordum. Sadece yolun neden kapalı olduğunu sordum. Kesinlikle Cumhurbaşkanına hakaret etmedim. Bana Cumhurbaşkanı korumaları işkence yaptı ve zorla Cumhurbaşkanına hakaret ettiğimi beyan eden tutanak imzalatıldı” dediği öğrenildi.