Sermaye devleti OHAL’le birlikte hapishanelerdeki siyasi tutsaklara dönük işkence ve keyfi uygulamalarını tırmandırdı. İşkence, tecrit ve yasakta bir nevi ‘pilot hapishane’ olan Elazığ Hapishanesi de tutsaklara dönük bu saldırılarda başı çeken yerlerden.
Elazığ 1 No’lu Yüksek Güvenlikli Hapishanesi’nde tutulan siyasi ve hasta tutsak Mehdi Boz, hapishanede karşılaştığı uygulamaları gazetemize gönderdiği 27 Mayıs tarihli mektupla anlattı. Eşyalarını almasına izin verilmeden buraya sürgün edildiğini ve girişte çıplak arama dayatmasını kabul etmediği için darp edildiğini anlatan Boz, çıkarıldığı doktorun da rapor yazmayı kabul etmeyerek işkenceye ortak olduğunu aktardı. Boz, kendilerine dayatılan hapishane kimliğini kabul etmedikleri için ziyaret, görüş gibi hiçbir haklarını kullanamadıklarını, yün çorabın bile “yasak” olduğunu belirtti.
Boz’un mektubunun tamamı şöyle:
“Merhaba sevgili güzel insanlar
Öncelikler hepinizi Mayıs’ın direnci ve coşkusu ile selamlıyor ve Xarpêt diyarından kucak dolusu sevgilerimi gönderiyorum. En son Kayseri’deyken sizlere 1 Mayıs kartını göndermiştim.
Dilerim elinize ulaşmıştır. Ben 27 Nisan 2018 tarihinde Kayseri 2 No’lu T Tipi Hapishanesi’nden Elazığ 1 No’lu Yüksek Güvenlikli Hapishanesi’ne sevk-sürgün geldim. Birkaç parça eşyamın dışında düğer tüm eşya ve kitaplarım orada kaldı. Oranın savcısına dilekçe yazdım cevabı geldi. ‘Eğer ödemeli olarak istiyorsan biz kargoyla gönderelim’ demiş. Şu an mağdur durumdayım bununla ilgili Adalet Bakanlığı’na da dilekçe yazdım. Artık nasıl olacak bilemiyorum. Malumunuz Elazığ’a geldiğim gün hapishane girişinde çıplak aramayı kabul etmediğimden dolayı kaburgalarımda ezilme meydana geldi. Günler sonra, iki gün önce Elazığ polikliniğine gönderildim, cerrahi bölümünde film çektiler. Filmde kaburgalarımda ezilme meydana geldiğini söylediler. Doktora dedim ‘Rapor yaz’. Doktor rapor yazmayacağını söyledi. Ben de kendisine ‘Bir hekim olarak yazmak zorundasın’ dedim. Ondan sonra bana dönerek ‘Beni kızdırıyorsun, askerler bunu dışarı çıkarın’ vs. dedi.
Girişteki olaydan dolayı ve 1 Mayıs günü 1 Mayıs kutlaması yaptığımdan dolayı bana 20 gün hücre cezası verdiler. Şu an tek kişilik hücrede tutuluyorum. İdareyle görüştüm, dedim ‘Ben tiroit bezi kanseri hastasıyım. Tansiyon, böbreklerden protein kaçağı, prostat, mide ve zona hastasıyım. Ben tek kalamam, beni üç kişilik hücrede kalanların yanına verin’. ‘Tamam’ dediler. Birkaç gün sonra ‘Olmaz’ dediler. Sağlığım pek iyi değil. Her şeye rağmen iyi olmaya çalışıyorum. Ayrıca hapishane kimliğini almadığım için ziyaret, telefon, berber, spor vs. hiçbir yere çıkartmıyorlar. Ayrıca kimliğim almadığımdan dolayı 1 ay ziyaret yasağını da verdiler. Gelirken bende Fenerbahçe forması, atkısı vardı. ‘Yasak’ diye vermediler. Ayrıca yelek, eldiven ve yün çorabım da ‘Yasaktır’ diye vermediler. Ben de niye yasak olduklarına anlam vermiş değilim.
Evet güzel insanlar. Şimdilik kısaca yazacaklarım bunlar. Herkese bolca selamlar. Kendinize çok iyi bakınız. Esen ve sevgiyle kalın.
Selamlar.
Mehdi Boz
1 Nolu Yüksek Güvenlikli Hapishane
ELAZIĞ”