İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ve Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk’un bizzat katılarak destek verdiği HDP Diyarbakır İl Örgütü önündeki eylem 25’inci gününe girdi. AKP önünde iş talebiyle oturma eylemi yapmak isteyen üç kişiye ise Diyarbakır Valiliği, “anayasal suç” diyerek izin vermedi.
Siyasi parti çalışmalarını engelliyor
Mezopotamya Ajansı’nın haberine göre, Diyarbakır Valiliği, AKP önünde oturma eylemi yapmak isteyen 3 kişiye, eylemin siyasi parti faaliyetini engelleyeceğinden anayasanın 68’inci Maddesi’ne göre suç olduğu cevabını verdi. Valilik eyleme izin verilmeyeceğini, eylemin yapılması durumunda müdahale edileceğini, sorumlular hakkında adli ve idari işlem başlatacağını aktardı.
İzin başvurusu
Ağabeyi Ahmet K. 26 Ağustos 2016’da Hakkari’nin Dağlıca bölgesindeki bir saldırıda yaşamını yitiren Yasin K., “Şehit yakınlarına için kamu kurumlarında ayrılan istihdam kadrosuna yerleştirilmediği” için; İsmail D. ve Fırat E. ise kayyum Cumali Atilla döneminde Diyarbakır Su ve Kanalizasyon İşleri Genel Müdürlüğü’nde 5 Kasım 2017’da işe alınıp 9 Kasım 2017’de işten çıkarılmaları nedeniyle AKP Diyarbakır İl Binası önünde oturma eylemi yapmak için Diyarbakır Valiliği’ne izin için başvuruda bulundu.
25 gündür anayasal suç işleniyor!
İşlerine geri dönmek amacıyla AKP önünde 23 Eylül ile 23 Ekim tarihleri arasında “İşçi kıyımları ve duyarsızlık” adıyla oturma eylemi yapmak isteyen 3 kişiye Diyarbakır Valiliği çok tartışılacak bir cevap verdi. HDP önünde ailelerin başlattığı eylem 25’inci günü geride bıraktığı Diyarbakır’da valilik, eylem için izin isteyen 3 kişiye, siyasi parti önünde eylem yapmanın parti faaliyetlerini engelleyeceği için anayasal suç olduğunu belirterek, izin vermedi.
‘Eylem amacından saptırılabilir’
Valilik, izin talebiyle yapılan başvuruya şu yanıtı verdi: “İlimiz Yenişehir ilçesi Elazığ Bulvarı üzerinde bulunan AK Parti Diyarbakır İl Teşkilatı il binasında ‘İşçi Kıyımları ve Duyarsızlık’ konulu etkinlik düzenlemek istediğiniz bildirilmiştir. Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın 68. Maddesinde siyasi partiler demokratik siyasi hayatın vazgeçilmez unsurları olarak belirtilmiş, Türk Ceza Kanunu ve diğer kanunlarda siyasi partilerin faaliyetlerinin engellenmesi suç olarak tanımlanmış karşılığında yaptırımlar açıkça belirlenmiştir. Söz konusu etkinliğinizin siyasi parti binası önünde düzenlemek istediğinizden, siyasi parti binasına giriş-çıkışları ve siyasi partiye ait faaliyetleri doğrudan ya da dolaylı olarak engelleneceği ayrıca vatandaşların günlük yaşamını aşırı ve katlanılmaz ölçüde zora sokacağı, kamu düzenini zedeleyici görüntüleri topluma yansıtılarak karşıt gruplar arasında çatışma oluşturmaya dönük provokatif olaylara sebebiyet verilebileceği ve önü alınamaz menfur olaylara neden olabileceği, terör örgütüne muzahir grup ve şahıslarca etkinliğe müdahil olunarak amacından saptırılmaya, terör örgütlerinin propagandasına dönüştürülmeye çalışabileceği değerlendirilmiştir.”