AKP ile cemaat arasındaki çatışma polislere yönelik operasyonla sürerken dinlemelere dikkat çekiliyor. Polislerin artık rutin soruşturma yöntemi olan telefon dinlemeleri için bilgiler servis edilerek durumun sadece gerici cemaatin pratiğiymiş gibi gösterilmeye çalışılıyor.
Daha fazla dinleme için teknik altyapıya yatırım yapılıp buna uygun kurumsallıklar şekillendiren AKP şimdi “Başbakanı dinlediler”, “Hakimleri kandırdılar” diye haberler servis ediyor.
Son olarak İstanbul Emniyet Müdürlüğü tarafından 2008-2013 yılları arasında ‘hukuk dışı telefon dinlemeleri’ başlıklı müfettiş raporu basına yansıdı. Raporda polisin ‘hakimler kimin dinlendiğini anlamasın diye' telefon bilgilerinde sadece İMEİ numaralarıyla dinleme talebinde bulunduğu anlaşıldı. Aslında dinleme kararlarında daha önce de kişilerin kim olduğu anlaşılmasın diye farklı yöntemler kullanıldığı ortaya çıkmıştı. Geçtiğimiz yıl Kasım ayında içlerinde gazetecilerin de olduğu bir dizi ismin dinleme kararı sadece kod adları verilerek alınmıştı. Milli İstihbarat Teşkilatı’nın (MİT) bu talepleri sorgusuz-sualsiz onaylanarak aylar süren dinlemeler gerçekleştirilmişti.
Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu’na (HSYK), MİT’in bu yöntemi şikayet edildiğinde kişi bilgilerini isteme gereği duymayan, MİT’in tabiriyle “koordineli” çalışan yargıçlar suçsuz bulunmuştu. HSYK kararı dinleme düzeninin benzer örneklerle sürmesine de zemin hazırlamıştı.
Bu süre zarfında telefon dinlemeyle görevli personele dokunulmazlık getiren düzenleme mecliste yasalaştırıldı.
Dinlemede yola MİT’le devam
Bugün dinlemeler üzerinden cemaatçileri eleştirenler dinleme politikalarıyla bir sorunları bulunmuyor. Kendi çıkarları için, düzenin ayakta kalması için işçi ve emekçileri, ilerici, devrimci güçleri dinlemeye devam ediyorlar. Fakat bu süreçte bir dizi polis kurumdan tasfiye edilip dinleme mekanizması MİT elinde toplanıyor.
AKP şefi Erdoğan durumdan istifade ederek bir yandan günah keçisi ilan edip geçmiş suçları örtüyor diğer yandan polis devleti uygulamalarındaki dönüşümle dinlemeyi MİT yetkisine bağlıyor. Erdoğan konuya ilişkin “Böyle bir TİB olmaz. Zaten Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) de bu işi yapabiliyor. TİB’i kurumsal olarak kaldırıp, yetkilerini MİT’e devredeceğiz” diyerek hedeflerini gösterdi. Dün ihtiyaçları çerçevesinde ordunun elinden dinleme olanaklarını alıp TİB’i kuranlar şimdi MİT’i palazlandırıyor.