AKP iktidarında kamuda savurganlığa devam ediliyor. Kamu bütçesine yük olan otoyol, köprü ve havalimanlarına verilen dövizli garantilerin ardından demiryollarına da benzer bir model gündemde.
Ahmet Akın, “Yatırım programından çıkarılan İstanbul-Ankara Sürat Demiryolu’na kamu özel işbirliği (KÖİ) modeliyle yolcu garantisi verilmesine yönelik çalışma yapılıyor. Önceki örneklerde olduğu gibi bu da kamu zararına yol açar. ‘Yolcu garantisi’ demek, vatandaşın cebinden alıp yandaşa vermektir” tepkisini gösterdi.
Erdem Sevgi'nin Cumhuriyet'te yer alan haberine göre CHP Genel Başkan Yardımcısı Akın, köprülerden otoyollara, havalimanlarından şehir hastanelerine verilen bütün garantilerin halkın ödediği vergilerden sağlandığına dikkat çekerek “Yıllar boyunca döviz üzerinden verilen garantiler, kurdaki artışla her gün daha da büyüyor. Bugüne kadar KÖİ’ler ile verilen garantilerin toplam tutarının 140 milyar doların üzerinde hesaplanıyor. Tüm bu gerçekler ortadayken iktidarın demiryollarında da ilk kez yolcu garantili bir KÖİ modelini hayata geçirmeye hazırlandığını duyuyoruz” bilgisini paylaştı.
‘Özkaynak kalmadı’
Akın, özkaynak kullanılarak yapılması planlanırken 2021 yatırım programından çıkarılan Ankara-İstanbul Sürat Demiryolu için KÖİ modeliyle bir sürecin gündemde olduğuna işaret ederek “İktidarın yanlış ekonomi politikalarıyla Türkiye büyük bir buhran yaşıyor. Ülkede özkaynak kalmayınca yurtdışından kredi getirmek için girişimlerde bulunuyorlar. Ancak yurtdışındaki kreditörler yalnızca garantili projelere destek veriyor” değerlendirmesinde bulundu. Akın, Ankara-İstanbul Sürat Demiryolu’na ilişkin yolcu garantili bir model için ciddi bir hazırlık yapıldığına dikkat çekerek şunları kaydetti:
“Kamu bütçesinden yalnızca 2020’de İstanbul Havalimanı’na yapılan garanti ödemesi 230 milyon Avro oldu. Havalimanlarında bile ulaşılamayan yolcu sayısına demiryollarında nasıl ulaşılacak? Demiryollarına garanti vermek yalnızca kamu zararına neden olacaktır. Demiryollarına yolcu garantisi demek, vatandaşın cebinden alıp yandaşa vermektir. Yolcu garantili projeler bütçeye kara deliktir. Döviz üzerinden verilen garantilerin derhal Türk Lirası’na çevrilmesi gerekmektedir.”