Çevre Mühendisleri Odası (ÇMO) İstanbul Şubesi ‘Su ve Atıksu Yönetiminde COVID-19 Etkisi Değerlendirmesi’ raporunu yayınladı.
Hazırlanan değerlendirme, Hollanda Ulusal Halk Sağlığı ve Çevre Enstitüsü araştırmasına göre, COVID-19 vakalarının Hollanda’da ortaya çıkması ile atıksularda Covid-19 tespit edildiği belirtiliyor.
Tuvaletler virus bulaşımında önemli paya sahip
Atık sularda virüsü tespit etmenin güçlüğünün vurgulandığı çalışmada “Ancak, Korona virüsünün özellikle insan dışkısı ile kanalizasyon sistemine karıştığı bilinmektedir. Yapılan araştırmalar virüsün yaklaşık dört hafta insan dışkısında canlılığını sürdürebildiğini göstermiştir. Hatta iyileşen hastaların bile bir süre sonra dışkılarında yeniden korona virüsü tespit edilmiştir. Bu durumun virüsün insan bağırsak sisteminde tekrar çoğalmasından kaynaklanabileceği tahmin edilmektedir” denildi.
Bu konuda, 2003 yılında Hong-Kong’da SARS koronavirüsün bir binada tuvaletlerden yayılarak 342 kişinin enfekte olduğu, 42 kişinin de ölümüne yol açtığı örneği verildi.
İstanbul’da atıksuların yüzde 68’I denize bırakılıyor
Değerlendirmede İstanbul üzerine “İstanbul’da kentsel atıksuların yaklaşık yüzde 68’i sadece ön arıtma işleminden sonra biyolojik arıtma işlemine tabii tutulmadan deniz deşarjı ile İstanbul Boğazı’na ve Marmara Denizi’ne iletilmektedir. Kentin denize kıyı semtlerinde bazı noktalarda (restaurant, konut vb.) kaçak deşarjlar nedeni ile özellikle düşük sıcaklık koşullarında aktif virüsün özellikle midyeler ve diğer deniz canlılar tarafından taşınması mümkün olacaktır. Bu konuda atıksu yönetimlerinin; kanalizasyon sistemlerinde ve deniz alıcı ortamında dikkatli bir izleme yapması gerekmektedir” denildi.
Değerlendirmenin sonuç bölümünde alınması gereken önlemlere işaret edildi. Genel hususlar, içme ve kullanma suyu ile atıksu yönetimine ilişkin önerilerin sıralandığı bu bölümde, “Su ve atıksu yönetimlerinde çalışan emekçiler için sağlıklı çalışma koşulları sağlanması” istendi. Kişisel temizlik ve yaşam alanlarının temizliğinin önemi hatırlatılırken, “suyun ücretsiz dağıtımı”nın ve “halkın eşitliği”nin sağlanması gerektiği vurgulandı.