Manisa’nın Selendi ilçesinde yaşayan 25 yaşındaki Orhan Azman 23 Ağustos gecesi gözaltına alındığı jandarma karakolunda öldü. Orhan Azman’ın ölümünün üzerinden yaklaşık 4 ay geçti. Karakolda kendini asarak intihar ettiği öne sürülen Orhan Azman’ın ailesi ölümün şüpheli olduğunu düşünüyor.
Artı Gerçek’ten Osman Çaklı’ya konuşan baba Doğan Azman, oğlunu gözaltına alan bekçilerden şikayetçi oldu. Ancak bekçiler hakkında takipsizlik kararı verildi. Baba Azman, oğlunun öldüğü saatte karakoldaki güvenlik kamera kayıtlarının silindiğini belirtirken, sorumluların cezalandırılmasını talep etti.
Oğlunun karakolda yaşadıklarını öğrenmek için cenazenin hemen ardından karakol görüntülerinin silinmemesi için iki kez dilekçe veren Doğan Azman şunları dedi:
“Video kayıtlarını aldım ancak belli kısımlar silinmiş. Ölüm saatine ilişkin görüntü yok. Dayak yeme anları, hastane girişi ile karakol giriş çıkışı dosya kapsamında yok. Saat 02.00’ye kadar olan kısım yok. Sadece tuvalet gibi bir yere girdiği görülüyor. Bize kamera bozuk dediler. Karakolda oğlum ölüyor, ne açığa alınan var ne ceza alan”
Savcıyla tartıştığını da anlatan Azman geçen sürede yaşadıklarını şöyle anlattı:
"Savcı bana ‘medya çağırırsan bir daha buraya gelme’ dedi. Bize yardımcı olan yok. Milletvekilleri de geldi daha sonra hiç ses çıkmadı. Halk çok öfkeliydi, ben olay çıkmasın diye sesimi çıkarmadım. Oğlumun bekçilere mukavemet ettiği söylenmişti. Öğrendik ki böyle bir şey olmamış. Oğlumun üzerine biber gazı sıkmışlar, üzerindeki tişörtü çıkarmış. Zaten son konuşmamızda bana ‘su getir’ demişti. Yani oğlumun kendisini öldürdüğüne dair net bir kayıt yok. Bana oğlumun kendisini bir buçuk metrelik yere astığını söylediler. Ancak oğlumun boyu 1 metre 80 santimetre. Üstelik bu olayın görülmemesi de çok garip. Nasıl görmezler, duymazlar?”
Doğan Azman’ın oğlu için “senden bıktık” dediği karakol ifadesine geçirilmiş ancak Azman, kendisinin böyle bir ifadesinin bulunmadığını belirtti. Azman, “Ben karakola gittiğimde oğlumu görmek istedim, görüştürmediler. Şahitlerim de var. Kamera kayıtları silinmediyse muhakkak vardır. Savcıya ‘beni neden oğlumla görüştürmediniz’ dedim. Karakoldaki astsubay bana ‘savcı talimatı var’ denilmişti. Fakat savcının bundan haberi yokmuş. Biz mahkemeye bu savcıların soruşturmayı yürütmesini istemediğimizi söyledik” dedi.