Yıllar boyu kansere karşı verdiği yaşam mücadelesini dün kaybeden Aysel Bölücek Serdar bugün sonsuzluğa uğurlandı.
Mücadele Birliği sitesinde yer alan habere göre, öğle saatlerinden itibaren Karacaahmet Cemevi’nde ailesi, yoldaşları ve sevenleri toplanmaya başladı. Saatler 14.00’e gelirken Aysel Bölücek Serdar’ın bedeni Cemevine getirildi.
Cemevinde yapılan kısa bir dini törenin ardından Aysel’in resimleri ve kızıl bayraklarla Karacaahmet Mezarlığı’na doğru yürüyüşe geçildi. “Hükmünüz yok geleceğin kitabında, Ölümü yaşam için kuşananların, Yönettiği bir kavga bu” dizelerinin yer aldığı pankartın açıldığı yürüyüş boyunca “Aysel Yoldaş Ölümsüzdür”, “Devrim Savaşçıları Ölümsüzdür”, “Vefa Yoldaş Ölümsüzdür”, “Yaşasın Devrim Yaşasın Sosyalizm”, “Fabrikalar Tarlalar Siyasi İktidar Her Şey Emeğin Olacak”, “Yaşasın Birleşik Devrimimiz”, “Yaşasın Devrimci Dayanışma” sloganları atıldı. Mezarlığa girildiğinden itibaren de sloganlara şiirler eşlik etmeye başladı. “Öldü denir mi şimdi onlara”, “Sırası değil hüznün şimdi” denildi...
Kızıl bayraklar, çiçekler, şiirler, sloganlarla kadınların omuzunda taşınan Aysel Bölücek Serdar’ın defin işlemlerinin ardından Aysel şahsında devrim mücadelesinde ölümsüzleşen tüm devrim savaşçıları için saygı duruşunda bulunuldu, şiirler okundu. Burada Mücadele Birliği adına yapılan konuşmada da Aysel Bölücek Serdar’ın Çanakkale Zindanında tutsak olduğu, 19 Aralık zindan katliamlarını burada yaşadığı, Tahliye olduktan sonra Gezi eylemlerinde yeniden karşılaştığı tutsak arkadaşı Vefa Serdar ile yaşamını ve kavgasını birleştirdiği hatırlatıldı. Kanseri defalarca yenmesine, Covid-19 atlatmasına rağmen, Vefasını kaybetmesinden kısa süre sonra yaşam savaşına yenik düştüğü söylendi ve “Artık Vefa’yı Aysel’siz, Aysel’i Vefa’sız düşünmek zor” denildi.
Emekçi Kadınlar (EKA) adına yapılan konuşmada da Aysel’in kadın mücadelesinde nasıl yer aldığı ve kadın konferansında Zindanlar ve Kadın konulu panelde yer aldığı anlatıldı ve ne kadar yaşam dolu olduğu vurgulandı.
Birleşik Mücadele Güçleri ve Köz adına da kısa konuşmalar yapılarak başsağlığı dilendi, mücadelelerini zafere kadar sürdürecekleri sözü verildi. Eski bir arkadaşı da söz alarak Aysel’in yüreğinin Dev-Sol’da attığını, mücadeleyi bıraksa bile bu şekilde anılmak isteyeceğini söyledi.
Ardından Aysel ve Vefa için şarkılar söylendi, şiirler okundu. “Yaşamayı seviyorum, kavgamı seviyorum, seni seviyorum” parçası söylendi, 6 ay önce Vefa’nın başucunda okunan Gabriel Peri yeniden okundu, “Güneşin sofrasında söylenen türkü” söylendi...
Vefa’nın mezarından sökülen çiçekler yeniden dikildi, mezarlık yeniden çiçeklerle ve resimlerle donatıldı. Mezara, Aysel’in en son içtiği ve yarım bıraktığı sigara paketi konuldu.
Anma, Enternasyonal Marşı ile sona erdi.