Ankara'da KYK İl Müdürlüğü önünde basın açıklaması yapmak isterken gözaltına alınan üniversite öğrencileri basın açıklaması düzenledi.
Açıklamada ilk sözü alan Av. Murat Ekinci, “Müvekkillerimize çok sert bir müdahale edildi. Hastanede bile öğrencilerin elleri ters kelepçeliydi. Doktorun yanında polis olduğu zaman muayene yapılamaz ama ısrarla kolluk güçleri muayene odalarına girmek istedi. Hukuka sığmayan bir süreç yaşandı. Bu yaşanılan hukuksuzlukların takipçisi olacağız. Söz konusu hukuksuz uygulamalara karşı hukuki süreç başlattık, takipçisi olacağız” diye konuştu.
Daha sonra söz alan İHD Ankara Şube Başkanı Fatin Kanat ise “İçeride esip gürleyen ama dışarıda kuzu olan devlet yetkililerine Anayasaya uyma çağrısında bulunuyoruz. Çok bir şey istemiyoruz; var olan yasalarla tanına hakların, kazanılmış hakların korunmasını istiyoruz. Bunu kendilerinden istememiz bile komik ama ne yazık ki kendi yasalarını uygulamayan bir anlayışla karşı karşıyayız. Biz İHD olarak bu hukuksuzlukları raporluyoruz, takipçisi olmaya devam edeceğiz” diye belirtti.
Yapılan konuşmaların ardından basın açıklamasına geçildi. Basın açıklamasında öğrencilerin müşteri olarak görüldüğü belirtildi. Beslenme, barınma ve ulaşım gibi en temel gereksinimlerinin paralı ve pahalı hale getirilmesi ile öğrencilerin kar kaynağı görüldüğü söylendi.
Bütün bunlara karşı tepki veren, ses çıkaran öğrencilerin ise kredilerinin kesilerek açlığa mahkum edildiği, soruşturmalara ve uzaklaştırmalara maruz bırakıldığı söylenirken, üniversite öğrencilerinin talepleri şöyle sıralandı:
*İktidar, rektörlükler, Yüksek Öğrenim Kurumu, Kredi Yurtlar Kurumu tarafından, öğrencilerin yaşamlarına dönük saldırılar sonlanmalıdır,
* Tüm KYK borçları silinmeli ve tüm öğrencilere karşılıksız burs sağlanmalıdır,
* Tüm öğrencilerin barınma, beslenme, ulaşım ve sağlık ihtiyaçları ücretsiz sağlanmalıdır,
* Yaşadığımız coğrafyada ve üniversitelerimizde düşünce ve ifade özgürlüğünün önündeki her türlü engel kaldırılmalıdır.
Basın açıklamasından sonra söz alan bir DGB'li ise şunları belirtti:
"Gözaltının kendisi meşru değildir. Bizler bu mücadelenin öznesiyiz, okullardaki ifade özgürlüğü için mücadele edeceğiz. Üniversitelerden seslerimizi yükseltmeye devam edeceğiz, Gözaltında taciz, küfür, hakarete varan uygulamalarla karşı karşıya kaldık. Doktor muayenesinde polisle muayene olmamızı istediler. Bu zor günlerde biz üniversite öğrencileri olarak sözümüzü söylemeye devam edeceğiz.”