İstanbul Üniversitesi-Cerrahpaşa Veteriner Fakültesi bünyesinde bulunan Hayvan Hastanesi hakkında üç gün içerisinde tahliye kararı verildi. Herhangi bir alternatif sunulmadan verilen bu tahliye kararına karşı üniversite öğrencileri eylemler gerçekleştiriyor. Veteriner Fakültesi son sınıf öğrencisi ile sürece dair konuştuk….
İstanbul Üniversitesi-Cerrahpaşa Veteriner Fakültesi öğrencilerinin kampüs yerleşkesinden ayrılma ve binalarınızın yıkılma süreci nasıl başladı?
İlk olarak 2019 yılında İstanbul'da gerçekleşen depremin ardından binamızın depreme dayanıksız olduğu ortaya çıktı ve tahliye başlattılar. Çürük binalarda ders görmeyi elbette ki bizler de istemiyoruz ancak okulumuzun Hadımköy'de bulunan kampüsüne de gitmeyi istemiyorduk. O süreçte de eylemler yaparak tepkimizi dile getirmiştik. Bizim Avcılar kampüste büyükbaş hayvan çiftliğimiz var, at çiftliğimiz var ve burada taşınmaz malzemelerimiz, ameliyathanelerimiz, amfilerimiz vb. var. Nitelikli bir eğitim alabilmemiz için bize lazım olan hiçbir şey Hadımköy kampüste yoktu. Ayrıca konum olarak da şehir merkezine çok uzak bir yer. Bize ilk başta Avcılar kampüse geri döneceğimiz söylendi. Ancak aradan bir yıl geçti, iki yıl geçti, geldik üçüncü yıla ve ben bu sene artık mezun olacağım halen daha Avcılar kampüse bir tane veterinerlik binası yapılmadı. Mühendislik gibi diğer bölümlerin binaları ise neredeyse bitmek üzere ya da en azından inşaatlarına başlanmış durumda.
Hayvan Hastanesi’nin kapatılma süreci nasıl gelişti, siz neler yapmayı düşünüyorsunuz?
Bu süreçte hastanemize de hasarlı diyorlardı ama boşaltmadılar. Rektörlük burada hizmete devam edin dedi. Şimdi ise 2019 yılında verilen bina raporunu gösterip hastaneyi boşaltın diyorlar. Biz de diyoruz ki üç yıldır neden bir şey denmedi de şimdi bir anda acil tahliye kararı verdiniz? Üstelik yerine hiçbir alternatif sunulmadan. Boşaltın diyorlar ancak gidebileceğimiz bir yer yok. Mesela buradaki bazı cihazlar taşınamıyor ya da taşınması için özel ekipmanlar falan gerekiyor. Tüm bunların üç gün içerisinde olması ise imkânsız bir şey. Hadımköy'de buradaki malzemelerin taşınabileceği bir alan da yok. Alan olsa dahi, hastane oraya açılırsa hasta gelmez zaten oraya.
Biz burada toplanıyoruz ve taleplerimizi dile getiriyoruz. Rektörlüğe sorularımızı iletiyoruz. Eylemimizin üçüncü günü ve rektörlükten halen daha bir açıklama yapılmadı. Biz kararlı bir şekilde, rektörlükten yanıt alana kadar burada olacak ve eylemimize devam edeceğiz.
Son olarak söylemek istediğiniz bir şey var mı?
İlk olarak 4. ve 5. sınıflar olarak bu duruma karşı toplandık. Ardından tüm sınıf gruplarında çağrılarımızı yaygınlaştırdık. Ben burada dört ay sonra yokum. Ama benden sonra gelecek olan insanlara da düzgün bir eğitim-öğretim ve hizmet verilebilecek bir bina bırakmamız lazım. Bizden sonrakilere bir şeyler bırakmamız gerekiyor. Çabamız bunun içindir. Bu fakülte ve hastane bir ekol. Buranın bölünmemesi daha fazla parçalanmaması gerekiyor. Acilen bina istiyoruz. Gerekirse kiralasınlar, gerekirse prefabrik getirsinler ama bir şekilde tıp öğrencilerine nasıl bir alternatif sunuluyorsa buraya da bir alternatif sağlasınlar. Biz azimle devam edersek eylemli sürecimize kazanacağımızı düşünüyorum. Sonuna kadar hakkımızı savunacağız.
Kızıl Bayrak / İstanbul