16 Nisan referandumunda dinci gerici AKP iktidarı bir kez daha şaibeli bir seçimin altına imza atmış oldu. Seçimlerde yapılan hileler işçilerin, emekçilerin ve gençlerin tepkisini açığa çıkardı. İstanbul, İzmir, Ankara ve daha pek çok kentte seçim sonuçları protesto edildi. Seçim süreci boyunca yaşanan devlet terörü bu protestolarda da görüldü. “Hayır bitmedi. Mücadeleye devam!” diyenler polisin azgın saldırısına maruz kaldı. Operasyonlar yaşandı, onlarca kişi gözaltına alındı. İzmir’de yaşanan protestolarda gözaltına alınanlardan aralarında DGB’li Enise İlin’in de bulunduğu 23 kişiden 7’si “cumhurbaşkanına hakaret”, “toplantı ve gösteri yürüyüşü kanununa muhalefet” gerekçesiyle tutuklandı. Tutuklanarak Şakran Hapishanesi’ne gönderilen 3 kadın öğrenci tecrit politikaları gereğince ayrı ayrı adli koğuşlara konuldu. Ayrıca hiçbir yayın ve kitap kendilerine verilmiyor.
15 Temmuz’dan bu yana OHAL bütün toplum tarafından derin bir şekilde hissedilirken kuşkusuz baskılar zindanlarda daha da yoğun yaşanıyor. Yıllardır tutsaklara dayatılan tecrit daha ağırlaşırken her gün bir hapishaneden politik tutsakların maruz kaldığı işkence ve keyfi uygulamaların haberi geliyor. Son olarak Şakran’dan gelen bu haberler de gösteriyor ki sermaye diktatörlüğü zindanlardan korkuyor. Hiçbir yayını, kitabı almayan, iletişimi keyfi olarak engelleyen hapishane yönetimine karşı tutsaklarla dayanışmayı büyütmek ise bizlerin elinde. Şakran’da her biri ayrı adli koğuşa konulan, kitap ve yayınların verilmediği Enise, Emine ve Ezgi’ye karşı örülen tecrit duvarlarını kırmak için yazılacak her mektup, gönderilecek her kart ve kitap önemli bir yerde durmaktadır. Tecriti yıkmak için onlara yazalım!
Enise İLİN
Şakran Kadın Kapalı Hapishanesi
C7 Koğuşu
Aliağa / İzmir
İstanbul’dan bir DGB’li