Meslek liseli öğrenciler ya da fiilen meslek liseli işçiler

Meslek liseli kardeşim, yalanlara kanma! Düşünerek, sorgulayarak, okuyup araştırarak sen de asıl gerçekleri fark edebilirsin. Kendilerini insan, bizleri birer araç-gereç olarak gören düzenin sahiplerine, patronlar sınıfına karşı örgütlenelim ve haykıralım haklılığımızı!

  • Haber
  • |
  • Gençlik
  • |
  • 12 Haziran 2018
  • 06:20

Sermaye düzeni sömürü çarklarına daha fazla alan açmak için meslek liselerine yoğunlaşmış bulunuyor. Fakat bunu bizim iyiliğimizi düşündükleri için yapıyorlarmış gibi sunmayı ihmal etmiyorlar. Sermaye sınıfı ve onun adına ülkeyi yöneten AKP hükümeti gerçeklerin üzerini sürekli örtmeye çalışıyorlar. Başta patronlar, hükümet yöneticileri ve MEB olmak üzere tüm düzen temsilcileri, biz gençlere dayatılan geleceksizliği yandaş medya üzerinden yaptıkları yoğun propaganda ve güzellemeler ile birer fırsat-kazanım olarak sunuyorlar. Bilmeliyiz ki burjuvazi kendi sınıfının devamlılığını sağlamak ve gücünü kalıcı kılmak için her daim kirli çıkarlarını her şeyin üzerinde tutan bir asalaklar takımıdır.

Patronlar meslek liselileri ve meslek yüksek okulu öğrencilerini kendileri için nitelikli ucuz işçi olarak görüyor, stajyerlik adı altında genç bedenlerin eğitim hakkını gasp ediyorlar. Resmiyette öğrenci olan biz gençlere atölyelerin, fabrikaların yolunu gösteriyorlar. Bununla da bitmiyor. Çırak ve aday çıraklık kılıfıyla çocuk işçilik yaşını daha da düşürüyor ve böylelikle çocuk işçiliğine yasal bir kılıf giydiriyorlar.

Esasında meslek lisesi öğrencileri fiilen bugünün meslek liseli işçileridir. Okullarında gördükleri dersler niteliksiz ve kısıtlı bir zaman aralığına sığdırılmıştır. Patronlar meslek liseleri ve meslek yüksek okulları üzerinden hem bugünün hem de geleceğin uysal işçi sınıfını yaratmak istiyorlar. Biliyorlar ki nitelikli eğitimden yoksun nesiller sistemin yalanlarıyla kandırılmaya, yönlendirilmeye daha elverişli hale geliyorlar. Burjuvazi bunun farkında ve bu nedenle eğitim hakkımıza saldırıyor. Durum böyleyken öğrencilikten bahsetmek abestir. Maalesef bu gerçeklikler çocuk işçiliğin okul sıralarına taşındığının belirgin bir göstergesidir.

Peki, sömürü çarklarını ve bu adaletsizliği nasıl sonlandırabiliriz?

Şüphesiz ki bilinçli ve örgütlü bir mücadele yürütülmeden boynumuza geçirilen zincirlerden kurtulamayız. Bizim için iki seçenek vardır. Birincisi, geleceğimiz için örgütlü mücadele etmektir. Mücadele ediyorsak birliğimizden gelen gücümüz ve insanca yaşamak için umudumuz vardır. İkinci seçenek ise bu bozuk düzene teslim olmak ve boyun eğmektir. Bu da kölelik koşulları içerisinde ağır sömürü altında, güvencesiz bir yaşama mahkûm olmak anlamına gelir.

Meslek liseli kardeşim, yalanlara kanma! Düşünerek, sorgulayarak, okuyup araştırarak sen de asıl gerçekleri fark edebilirsin. Kendilerini insan, bizleri birer araç-gereç olarak gören düzenin sahiplerine, patronlar sınıfına karşı örgütlenelim ve haykıralım haklılığımızı!

Geleceğimiz için, insanca yaşamak için birlik olalım ve boğalım sıkılı yumruklarımızın avuçlarında karanlığı...