Geçtiğimiz haftalarda kadın işçiler; Polonya’da kürtaj yasasına karşı, Latin Amerika ülkelerinde ise 17 yaşındaki genç bir kadına tecavüz edilmesi üzerine greve çıkmışlardı. Kadın işçiler dünyanın dört bir yanında cinsel saldırılara ve emek sömürüsüne karşı grev silahına sarılıyor. Kadın işçilerin iş bırakma eylemlerinden biri de İzlanda’da gerçekleşti.
Kadın emeğinin ek gelir olarak görülmesi ve aynı işi yaptığı erkek işçiden daha az değer biçilmesi günümüzde dünyaya hâkim kapitalist sistemin gerçeklerindendir. Ancak bu gerçeğe karşı işçi kadınlar “eşit işe eşit ücret” talebini haykırmaya ve emeklerinin azgınca sömürülmesine karşın örgütlenmeye devam ediyorlar. İzlanda’da kadın işçiler eşit ücret talebiyle greve çıktılar.
İzlanda’da kadın işçiler erkek işçilere göre %14 ile %18 daha düşük maaş alıyor. Sendikaların ve kadın örgütlerinin yaptığı hesaba dayanarak, ücretlerinin mesai günündeki sonu anlamına gelen 14.38’de iş bırakan binlerce kadın işçi, ülkenin başkenti Reykjavík’te sokakları doldurdu.
2005 ve 2010 yıllarında da eşit ücret talebiyle iş bırakan kadın işçilerin 2016 yılında 24 Ekim tarihini seçmelerinin ise özel bir anlamı bulunuyor. İş bırakma eylemi, 1975’te ülkedeki kadın işçilerin %90’ının grev yaptığı 24 Ekim’in yıl dönümünde gerçekleştirildi. 41 yıl önce gerçekleşen bu eylemde kadın işçiler, kadınların toplumsal yaşama katkı sunduğu kabul edilmediği için sokağa çıkmıştı.