ABD ve Rusya arasındaki anlaşma sonrası kimyasal silah üretimi, tesisler ve mevcut silahların imhası sürecinde ilk adım tamamlandı. Kimyasal silahların üretimi ve roketlere yerleştirilmesinde kullanılan tesisler kapatılırken şimdi kimyasal silahların imha sürecinin başlanması bekleniyor.
Suriye'de bulunan kimyasal silahların Arnavutluk'ta imha edilmesine dair görüşmeler sürüyor. ABD kimyasal silahların Arnavutluk'ta imha edilmesi teklifini elçisi eliyle iletmişti. İşbirlikçi sermaye hükümetinin gelecek paradan kaynaklı plana sıcak baktığı bilgisi yansımıştı.
Ancak sokaklara çıkan binlerce kişi işbirlikçi hükümetin planını protesto ediyor. Tiran'da meclis önünde eylemler düzenlenmeye başlandı. Arka arkaya gerçekleştirilen eylemler hükümeti de karar almakta sıkıştırıyor. Dün üniversite öğrencileri de dersleri boykot ederek meclis binası önündeki eyleme katıldı. “Sarine hayır oksijene evet, bırakın nefes alalım”, “Arnavutluk'ta kimyasal silahlara hayır!” pankartları taşıyan eylemciler hükümetin ABD'nin dayatmalarıyla hareket ettiğini söylüyorlar.
Protestoda konuşan çevreci Sazan Guri, “Hükümetin bu konuda karar almasını durdurmak için tüm Arnavutluk vatandaşları seferber olmalı” dedi. Guri, Başbakan Edi Rama’nın kimyasal silahların imhasını müsaade etmesi durumunda hemen istifa etmesi gerektiğini vurguladı.
Başbakan Rama ise teklife sıcak bakıyor: “'Evet' dersek bu ancak Arnavutluk'un bu işten başı dik, daha zengin ve daha temiz çıkacağını net bir şekilde ortaya koyan bir plan ve anlaşmaya bağlı olacaktır.”
Meclis Başkanı İlir Meta ise göstericilerin yanına gelerek kitleyi "sakinleştirmeye" çalıştı. Meta, düzen kurumunun “demokrasi” yalanlarına sarılarak “Bu sizin parlamentonuz. Bu sizin hükümetiniz. Henüz bir karar alınmadı ve sizin sesiniz, bütün Arnavutların sesi dinlenmeden karar alınmayacak.” dedi.
Arnavutluk 2007 yılında ABD ile birlikte kendi kimyasal silahlarını imha etmişti. Bu silahlarla birlikte kullanılan roketlerin imhası sırasında meydana gelen patlamalarda 28 kişi hayatını kaybetmişti. Eylemciler yeni bir katliama seyirci kalmayacaklarını bunun için projenin reddedilmesi gerektiğini ifade ediyorlar.
