Emperyalist hegemonya mücadeleleri dünya genelinde sosyal, ekonomik ve siyasal krizlerle yeni savaşlara yol açarken, emperyalistler arası silahlanma yarışı da tüm hızıyla sürüyor.
Son olarak ABD Savunma Bakanlığı Pentagon, 2018 Nükleer Durum İncele Belgesi’ni yayınladı. Rusya’nın nükleer silah faaliyetlerinin hedef gösterildiği belgede; savunma bakanı Mattis’in “Moskova'nın büyük güç yarışına girmeye karar verdiği” ifadeleriyle gerekçelendirilerek ABD’nin nükleer kapasite, komuta ve kontrol sistemini büyük ölçüde modernize etmesi gerektiği ileri sürüldü.
ABD’nin nükleer kapasitesine yer verilen belgede; denizaltılardan fırlatılan balistik füzeler taşıyabilen 14 Ohio sınıfı denizaltı, 400 tek harp başlıklı Minuteman III füzelerinden oluşan karada konuşlu kıtalararası balistik füzeler, nükleer kapasiteli 46 B-52 ve 20 B-1 bombardıman uçakları ile F-15 uçaklarının taşıdığı havadan fırlatılan nükleer başlıklı seyir füzelerini elinde bulundurduğu belirtildi.
Bu kapasitenin modernize edilmesi kapsamında; Ohio sınıf denizaltılarının Columbia sınıfı yeni nesil nükleer kapasiteli denizaltılarla değiştirileceği, karada konuşlandırılan nükleer silahların Karada Konuşlu Stratejik Caydırıcı Güç programı doğrultusunda yenileneceği, havadan fırlatılan seyir füzelerinin uzun menzil Stand-Off seyir füzeleri ile değiştirileceği ifade edildi.
Ayrıca nükleer kapasiteli B-21 Raider tipi bombardıman uçaklarının 2020 ortalarında kullanılmaya başlanacağı öngörülürken, stratejik olmayan nükleer kapasitesine de F-35 uçaklarının ekleneceği kaydedildi. Bu açıdan mevcut kapasitesinde, F-15E uçakları ile taşınan B61 bombaları ve çift rollü hava araçları bulunduğu yer aldı.