DİSK, KESK, TMMOB ve TTB 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu’nun ertelenmesine ilişkin ortak açıklama yaptı. İSİG Kanunu’nun tam olarak uygulanmasının daha önce beş kez ertelendiğine dikkat çekilen açıklamaya şöyle devam edildi:
“Bir kanunun herhangi bir maddesinin uygulanmasının defalarca ertelenmesi öngörüsüzlük, ciddiyetsizlik ve beceriksizlik olarak değerlendirilmelidir. Kabulünden sonra yapılan değişikliklerle kanun ve yönetmelikler yamalı bohçaya dönmüştür. Ertelemelerin gerekçelerine bakıldığında ise bu yıl da bir şeylerin düzelmeyeceği aşikâr olarak görülmektedir.
Kamuda ve elliden az çalışanı olan az tehlikeli iş yerlerinde iş güvenliği uzmanı ve işyeri hekimi çalıştırma zorunluluğu ertelense de dışarıdan hizmet almaları veya kendi içlerinden birine eğitim aldırarak İSİG hizmetlerini organize etmeleri önünde herhangi bir engel bulunmamaktadır. Fakat ne uygulamaya yönelik bir hazırlık ne bir teşvik ne de bu konuda denetimler yapılmaktadır. Dolayısıyla bu işyerlerinde işçinin sağlığı ve güvenliği yöneticilerin inisiyatifine bırakılmıştır.”
Sağlıklı ve güvenli bir ortamda çalışmanın hak olduğunun altı çizilen açıklamada şunlar ifade edildi:
“Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı işçi sağlığı ve iş güvenliği ile ilgili ulusal politikaların oluşturulması ve kararların alınması ile ilgili sosyal tarafların görüşlerini önemsenmeden tek başına davranmayı tercih etmektedir. Gelinen nokta göstermektedir ki İSİG konusunda doğru ve uygulanabilir kararlar alınamamakta, istenen uygulamalar hayata geçirilememektedir. Yasayla kurulmuş Ulusal İş Sağlığı ve Güvenliği Konseyi, Cumhurbaşkanlığı Hükümet sistemine geçişle birlikte 2018 yılından beri toplanmamakta, dolayısıyla bu alandaki ilgili örgütlerin sürece katılımı sağlanamamaktadır.
Her ne kadar eksik, yanlış buluyor ve kanunu bu haliyle desteklemiyor olsak da bir erteleme daha kabul edilemez diye düşünüyoruz.
6331 sayılı kanunda yapılacak yamalar yerine sendikalar, üniversiteler, meslek odaları, yerel yönetimlerle oluşturulacak kurulların oluşumundan sonra, konunun taraflarının katılımı ile İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu başta olmak üzere, tüm mevzuat ve denetim mekanizması ekseni ‘insan’ olan anlayışla yeniden düzenlenmelidir."