Antep’te bulunan Akcanlar Tekstil işçilerinin direnişi 36’ıncı gününde sonlandırıldı. BİRTEK-SEN tarafından yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi:
“Akcanlar Tektil işçileri, direnişin 36. gününde yaptığımız toplantı sonucunda, 17 Ağustos'tan bu yana fabrika önünde gece gündüz, kesintisiz sürdürülen direnişi bitirme kararı aldı. Bu aşamadan sonra süreç yer yer yapacağımız eylem, basın açıklamaları ve kamuoyu oluşturma çalışmaları ile birlikte hukuksal zeminde ilerleyecektir. Direnişte olan işçilerin haklarına kavuşması için dava açma süreçlerimiz başlamıştır.
36 gün boyunca bütün zorluklara rağmen direnişi sürdürmeye kararlı olan işçiler ve sendikamız BİRTEK-SEN için, gelinen aşamada, dayanışmanın da çok yetersiz kalması sonucunda, direnişin ve direnişteki işçilerin temel ihtiyaçlarını karşılamak, işçilerin yaşadığı ekonomik zorlukları gidermek giderek daha da zorlaştı.
Pazar tatilini ortadan kaldıran 7'li çalışma sistemine, ücretlerin açlık sınırı altına düşmesine sebep olan vergi dilimi kesintilerine ve fabrikadaki insanlık dışı çalışma koşullarına karşı çıktıkları için toplu halde tazminatsız işten atılan ve 36 gün boyunca bütün baskı ve engellere rağmen kararlı ve cesurca direnen Akcanlar Tekstil işçilerinin mücadelesi, taleplerini henüz elde edememiş olsa da işçi sınıfı adına son derece öğretici ve örnek bir direniş olarak önemli bir deneyim oldu.
Tekstil de dahil, pek çok işkolunda işçi sınıfının elindeki son kazanımları da gasp etmeyi ve adeta 150 yıl önceki vahşi sömürü ve kölelik koşullarını dayatmayı hedefleyen sermaye saldırısının ne kadar pervasız bir boyut kazandığının bir kez daha görüldüğü direnişlerden biri oldu, Akcanlar direnişi. İşçi ücretlerini en dibe çekmeyi, kazanılmış bütün hakları budamayı, emeklilerden öğrenim hayatındaki 10-11 yaşındaki çocuklara kadar, azınlık ve ayrıcalıklı bir kesim dışında halkın tamamını sermayenin, patronların kölesi yapmayı ve ekonomik darboğazı aşmanın bütün yükünü işçi ve emekçilere yıkmayı hedefleyen Mehmet Şimşek Programını sopayla hayata geçirme iradesinin bir kez daha görüldüğü direnişlerden biri olmuştur Akcanlar. Tıpkı Özak, Agrobay, Lezita, Polonez, CarrefourSA Depo, Fernas Maden ve daha pek çok grev ve direnişte görüldüğü gibi.
Sendikal örgütlenme ve hak arama özgürlüğünün yasalarda olduğu kadarıyla bile fiilen kullanılamaz hale geldiğinin; Çalışma bakanlığı başta olmak üzere, Adalet, İçişleri ve bağlı bütün yerel resmi kurumların, işçilere karşı şiddet ve ölümüne sebep olmak da dahil her türlü suçu işleyen, sendika hakkı dahil hiçbir yasal ve anayasal hak ve hukuk tanımayan patronlarla açıktan işbirliği yaparak; hak arayan, itiraz eden, başını kaldıran bütün işçilerin ve sendikaların karşısına 'patronların selamı' ve talimatıyla dikildiğinin bir kez daha net bir şekilde görüldüğü işçi mücadelelerinden biri oldu Akcanlar direnişi."