Özgür Gelecek’e açılan dava bugün görüldü

Özgür Gelecek gazetesine açılan davanın ilk duruşması bugün görüldü.

  • Haber
  • |
  • Güncel
  • |
  • 17 Mayıs 2016
  • 13:57

Sermaye devletinin ilerici-devrimci basına yönelik saldırıları devam ediyor. DİHA’nın internet sitesine erişimi onlarca defa engelleyen sermaye devleti, Atılım, Özgür Gelecek, Kızıl Bayrak gibi ilerici-sosyalist basına birçok soruşturma ve davalar açmış durumda.

Özgür Gelecek gazetesine “Örgüt propagandası” iddiasıyla açılan davanın ilk duruşması da bugün İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Özgür Gelecek gazetesinin 12 sayısı ve Yeni Demokrat Gençlik dergisinin bir sayısında yer alan haber ve yazılarla ilgili yazı işleri müdürü Aslı Ceren Aslan’a açılan soruşturmalar davaya dönüştürüldü.

Çağlayan’daki duruşmada savunma yapan Aslan, 7 Haziran’dan bu yana artan baskılara değinerek, Özgür Gelecek’in yayın çizgisi nedeniyle bu baskıların hedefi olduğuna dikkat çekti. Aslan savunmasının devamında şu ifadeleri kullandı: “Yargılandığım yazılardan biri de kadın cinayetleri ile ilgili. Bu topraklarda kadınlar hem devlet şiddeti hem de erkek şiddeti ile öldürülüyor. Yine bölgeye giden muhabirlerimizin Kürt halkının yaşadıklarını hem gözlemleyerek hem de raporlara dayanarak yazdığı yazı ve haberlere ilişkin açılan davalar gerçekleri gizlemeye dönüktür. Halkın gerçekleri bilmeye hakkı var. Yandaş medyanın çarpıtmalarına karşı gerçekleri yazmaya devam edeceğiz.

Aslan’ın savunmasının ardından mütalaasını sunan savcı “örgüt propagandası yapmaktan” cezalandırılmasını istedi. Aslan’ın avukatı Aylin Kırıkçu ise yaptığı savunmada “Kasım ayından önce de benzer çizgide yayın yapılıyordu. Davanın zamanlaması bile davanın siyasi saiklerle açıldığını gösteriyor. Bu süre içinde bu davaların açılmasını gerektirecek yasal değişiklikler olmadı ancak memleketin gündemi değiştiği için bu yargılamalarla karşılaşıyoruz" dedi.

Müvekkili hakkındaki soruşturmanın PKK ve DHKP/C propagandası yapmaktan açıldığını hatırlatan Kırıkçu, "İddianamede ise PKK, YPG, YPJ, TİKKO örgütlerinin propagandalarının yapıldığı öne sürüldü. Bu bile iddianamenin hukuki olmadığının göstergesidir" dedi. Yargılamanın ifade ve basın özgürlüğünün ihlali anlamına geldiğini kaydeden Kırıkçu, savunma için süre istedi.

Mahkeme heyeti de duruşmayı 6 Eylül tarihine erteledi.