Van'da 27 Eylül'de kaybolan ve 19 gün sonra cansız bedeni bulunan Rojin Kabaiş'in okulunda yürüyüş ve açıklama yapıldı. 

Rojin'in üniversitesinde eylem

Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi (YYÜ) Eğitim Fakültesi Okul Öncesi Öğretmenliği birinci sınıf öğrencisi Rojin Kabaiş için gerçekleştirilen yürüyüşte “Jin, jiyan, azadî”, “Rektör istifa”, “Kampüste yabancı istemiyoruz”, “Güvenlik uyuma, öğrenciler ayakta” sloganları atılarak, “Gülistan li ku ye”, “Tedirgin hissettirdiğiniz her kadının hesabını soracağız” pankartları açıldı. Açıklamada, Kredi Yurtlar Kurumu'nun (KYK) yurtlarının kadınlar için baskı mekanizmasına dönüştüğüne vurgu yapılarak, Rojin'in güvenliğinin sağlanmadığı belirtildi. Açıklamada şu ifadelere yer verildi:

“Biz bu arama süreçlerini, dört yıldır bulunamayan Gülistan Doku'dan, onlarca gün cansız bedeni bulunamayan ve bugün hâlâ katilleri tespit edilememiş Narin'den, defalarca güvende olmadığını bildirmesine rağmen katledilen kadınlardan biliyoruz.”

Cezasızlık politikalarına son verilmesi, İstanbul Sözleşmesi'ne geri dönülmesi, 6284 sayılı kanunun uygulanması ve kaybolan kadınların neden kaybolduğuna dair etkin araştırmalar yapılması çağrısında bulunulan açıklamada, Rojin Kabaiş'e ne olduğunun peşinin bırakılmayacağı vurgulandı.

Açıklamanın ardından öğrenciler yürüyüşe geçti. Yürüyüşe polis ve güvenlik izin vermedi. Öğrenciler duruma tepki göstererek yürüyüşlerini sürdürdü. 

Kent meydanında Rojin için eylem

Van Kadın Platformu ile Emek ve Demokrasi Güçleri’nin saat 19.00’da yapacağı meşaleli yürüyüş polis tarafından engellenmek istendi. Polis barikatını aşan kitle sloganlarla yürüdü. Eylemde “Rojin için adalet! Herkes için adalet! Rojin Kabaiş'e ne oldu?” pankartı taşındı. Van Kent Meydanı'nda yapılan açıklamayı Star Kadın Derneği Üyesi Zaynep Tağtekin okudu. 

Kadınların taleplerini sıralanan açıklamada şunlar ifade edildi:

“Kadınların yaşam hakkı, politik bir mesele olarak kabul edilmelidir. Devletin ve yerel yönetimlerin görevi, kadınları koruyacak gerçekçi politikalar üretmek ve bu politikaları hayata geçirmektir. Kadın cinayetleri ve kadına yönelik şiddet, bu coğrafyanın kaderi olamaz ve olmayacaktır. Yaşamın her alanında eşit, özgür ve onurlu bir şekilde var olabilmemiz için mücadele etmeye, meydanlarda 'Gülistan Doku nerede?', 'Rojin Kabaiş’e ne oldu?' demeye devam edeceğiz.”