“Yok sayılan emekçilerin iradesidir!”

Tüm Bel-Sen, İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin yetki gaspına karşı eylemlerini sürdürüyor.

  • Haber
  • |
  • Sınıf
  • |
  • 11 Aralık 2015
  • 14:07

Tüm Bel-Sen İzmir 1 No’lu Şube, İzmir Büyükşehir Belediyesi (İBB) tarafından yetkisinin gasp edilmesini protesto için bugün eylem gerçekleştirdi.

İBB önünde toplanan emekçiler “Haklı taleplerimizin takipçisiyiz. Emekçilerin iradesini gasp ettirmeyeceğiz” pankartı açıtılar. Eylemde ilk önce KESK Şubeler Platformu Dönem Sözcüsü BES Şube Başkanı Musa Sever konuştu. Sever, KESK’in kuruluş sürecini anlatarak, “Biz KESK’i sokaklarda kurduk. Kimseden icazet almayız” dedi. İBB yönetiminin yetki gaspını protesto ettiklerini belirten Sever, İBB’de yetkili sendikanın Tüm Bel-Sen olduğunu ifade ederek, İBB yönetiminin de bu karar saygı duyması gerektiğini vurguladı.

Eylemde basın açıklamasını yapan Tüm Bel-Sen İzmir 1 No’lu Şube Başkanı Ulus Bozkır, ilk olarak şunları söyledi: “15 Mayıs 2015 tarihli ‘Yetki Tespit Toplantılarına’ göre Tüm Bel-Sen, başkanlığında ve ESHOT Genel Müdürlüğü’nde en çok üyeye sahip yetkili sendika olmasına rağmen bu yetkisi gasp edilmektedir. Belediye Valilikten gelen bir yazıdaki tabloya dayanarak “ayrı ayrı tutulan tutanakların tarafların katılımı ile birleştirilerek tek tutanak haline getirilmiş olduğunu ve buna göre yetkili sendika olmadığımızı bildirdi. Oysa böyle bir tutanak yoktu.”

Bozkır, İBB’nin yaptığı işlemin anti-demokratik bir yetki gaspı olduğuna ve gayri-meşru olduğuna dikkat çekti. İşyerinde yaşasan tüm sorunlarda da sorumluluğun, bu işlemleri yapanlar olduğuna vurgu yaptı.

‘Belediye Sarayı’nı ‘KaçAksaray’la karıştırıp emekçilere karşı aynı kibirle, “ben yaptım oldu” anlayışıyla hareket eden kimi bürokratların da bu sorumluluğun bilincinde olmasını umduklarını dile getiren Bozkır, mücadelelerine devam edeceğini söyledi.

Bozkır, İBB yönetiminin yetki gaspı yapmasının sebebinin, Tüm Bel-Sen’in emekçilerden yana hareket etmesi ve mücadeleci bir sendika olması olduğunu ifade etti. İBB yönetiminin, toplu sözleşme sürecinde dikensiz gül bahçesi istediğini belirtti. Sendikalarının hazırlamış olduğu talepleri okuyan Bozkır son olarak şunları belirti:

“İrademizi gasp edenlerin, haklarımızı savunamaz. Emekçileri etnik kimliğine, mezhebine, görüşüne, doğduğu yere göre ayrımcı bir dille bölerek örgütlenmeyi sendikal çalışma yapmak sanan bir anlayışın emekçilere verebileceği bir şey yoktur. Biz yetkimizi emekçilerden aldık. Bu yetkiyi bizden ancak emekçiler alabilir. Üyelerimizin bize sunduğu iradeyi kimsenin gasp etmesine izin vermeyeceğiz. Mesele bir masada oturup oturmamak değil, Sendikamıza verilen iradeye sahip çıkmaktır. Dayanışmanın ve beraberliğin gücüyle bu iradeye sahip çıkacak ve toplu sözleşme sürecinde hep birlikte haklı taleplerimizin takipçisi olacağız.”

Eylemde, “İnadına sendika, inadına KESK!”, “Sadaka değil, toplu sözleşme!” ve “Yetki hakkımız gasp edilemez!” sloganları atıldı.

Kızıl Bayrak / İzmir