BDSP: 30 Kasım’da Ankara’dayız!

BDSP “Sermayeye teşvik, emekçiye sefalet…Savaş, rant, yağma bütçesine geçit verme!” şiarıyla KESK’in 30 Kasım’da Ankara’da düzenleyeceği mitinge çağrı yaptı.

  • Haber
  • |
  • Güncel
  • |
  • 29 Kasım 2024
  • 08:00

Bağımsız Devrimci Sınıf Platformu (BDSP) “Sermayeye teşvik, emekçiye sefalet…Savaş, rant, yağma bütçesine geçit verme!” şiarıyla KESK’in 30 Kasım’da Ankara’da düzenleyeceği mitinge çağrı yaptı.

BDSP’nin sosyal medya hesabında paylaştığı çağrı şu şekilde:

“30 Kasım’da Ankara’dayız!
Sermayeye teşvik, emekçiye sefalet…
Savaş, rant, yağma bütçesine geçit verme!
Ekonomik kriz, yüksek enflasyon ve hayat pahalılığı, üzerimize karabasan gibi çökerek yaşamlarımızı adeta çekilmez hale getirdi.
Sermayenin demir yumruğu AKP-MHP iktidarı ve onun Ekonomi Bakanı Şimşek, daha koltuğa oturur oturmaz, ilk söylemi "vergiyi tabana yaymak" olmuştu. Sermaye iktidarı Orta Vadeli Program (OVP) ile işçi ve emekçilere, toplumun geniş kesimlerine karşı gerek yaşamsal gerekse iktisadi olarak ciddi bir saldırı kampanyası başlattı.
2025 yılı için hazırlanan bütçede ekonomik yıkım, savaş saldırganlık var!
2025 bütçesinde de sermayeye teşvik ve indirimler, emekçiye sefaletten başka hiçbir şey sunulmuyor. Bütçenin en önemli ayağını ise savaş ve saldırganlığa, diyanete, cemaatlere, sermaye çevrelerine vb. ayrılan kaynaklar oluşturuyor.
İşçi ve emekçilerin ürettiği tüm zenginliklere el koyan sermaye ve iktidar, en ufak hak mücadelesini dahi bastırmak için militarist aygıtları yeniden tahkim ediyor. Sermaye ve iktidarın bizlerin sırtına yüklemeye çalıştığı faturaya "Artık yeter!" demenin zamanı geldi de geçiyor.
Şimdi grevleri, direnişleri büyütmenin zamanı!
Sermaye ve iktidar, bizlerin sınıf kimliklerimizle birleşmesini engellemek için şovenist saldırganlığı artırıyor. Böylece böl, parçala, faturayı kes yöntemini devreye sokmuş oluyorlar. Bu saldırganlığın bir boyutunu da demokratik hak ve özgürlükler, basın gösteri özgürlüğü, kayyım darbesi vb. oluşturuyor.
İktidarı ve muhalefetiyle düzen siyaseti sermayenin çıkarına olan bu saldırıların parçası ve uygulayıcısıdır. Düzen muhalefeti için de aslolan devletin "bekası"dır. Yani sermaye çevrelerinin çıkarı ve sınıfsal egemenliğidir.
Tablo böyle iken bizlerin yapması gereken tek şey var; sınıf birliğimizi güçlendirmek, örgütlenmek, mücadeleyi büyütmek! Sermayenin farklı kliklerinden çözüm beklemek yerine kendi gücümüzün farkına vararak adımlar atmak. Her yerde direniş ve grev ateşlerini yakmak.
Ne yapmalı, nasıl hazırlanmalı?
Fabrikalarda, işletmelerde en temel hak ve özgürlüklerimiz için birliğimizi kurmak ve güçlendirmek atmamız gereken ilk adımdır. Uzlaşı değil taleplerini koparan bir mücadele çizgisini inşaa etmeliyiz. Sermayeye, iktidar ve muhalefetiyle düzen partilerine, bürokratik- uzlaşmacı her türlü anlayışa karşı devrimci sınıf hareketini yaratmak için seferber olmalıyız. Söz, yetki, karar hakkının işçi-emekçilerde olduğu tabandan birliklerimizi kurarak işçi sınıfının mücadele yasalarını eksen alan bir hattı inşa etmeliyiz.
Bunlar hayal ya da imkânsız değildir. Yakın tarihimize baktığımızda, kamu emekçilerinin yasal olarak sendikalaşma hakkı yokken tabandan birliğini kurarak fiili-meşru mücadeleyle nasıl kazanımlar elde ettiğini görebiliriz. Greif işçilerinin devrimci önderliğe dayalı, taban inisiyatifleriyle sermayeye ve sendikal bürokrasiye karşı işçi sınıfının mücadele yasalarını nasıl hayata geçirdiğini ve fiili grev gerçekleştirdiğini görebiliriz.
Savaş saldırganlık bütçesine, krizin faturasına, faşist baskı ve zorbalığa karşı izlememiz gereken yol budur. Bu yol bizlere dayatılan geleceksizliğe, köleliğe, kimliksizleştirmeye, çürümeye karşı emeğin kurtuluşuna giden yoldur. Kaybedecek bir şeyleri olmayan bizlerin kazanacağı çok şey vardır. Bizden çaldıklarını almak, işçi ve emekçilerin devrimci mücadelesini büyütmek için herkesi bulunduğu her yerde komiteler, birlikler kurarak geleceği kazanma mücadelesini büyütmeye davet ediyoruz.
Örgütlü bir sınıf olmaya, sermaye ve iktidarın her türlü saldırısına karşı işçilerin birliği halkların kardeşliği kavgasını güçlendirmeye çağırıyoruz.”