TMMOB İstanbul Şubesi, büyük Marmara depreminin 25. yıl dönümünde basın toplantısı düzenledi. Karaköy’de bulunan İnşaat Mühendisleri Odası’nda düzenlenen toplantıda “Büyük Marmara depreminin 25. yılı: Alınmayan tedbirler yeni bir felaketin habercisidir!” başlıklı açıklama okundu.
17 Ağustos depreminin ardından meydana gelen yıkıma ve kayıplara değinilen açıklamada o günden bugüne alınmayan önlemlerin en acı sonucunun 6 Şubat depremlerinde yaşandığı hatırlatıldı.
Açıklamanın devamında yapı stokunun alarm verdiğine değinilerek deprem konutlarındaki hedeflerin yalnızca yüzde 12’sinin tamamlandığı vurgulandı.
Açıklamanın devamında yapı üretim sürecinin düzenlenmesi üzerine şu ifadelere yer verildi:
“Açıkça ifade etmek gerekirse Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı güvenli yapılaşma ve halk sağlığının korunması amacıyla değil, daha fazla rant ve kår elde etmek isteyen müteahhit şirketlerinin arzularına göre hareket etmiş, mühendislik hizmetlerini yasal prosedürü tamamlamak amacıyla yalnızca bir imzaya indirgemiştir.”
Açıklamanın devamında yapı denetimi sisteminin değişmesi gerektiğine dikkat çekilerek şunlar ifade edildi:
“Meslektaşlarımızın görevlerini doğru ve sağlıklı bir şekilde yerine getirmesinin engellenmesi ve şantiyelerde şiddete uğramasına karşı önlem alınması gerekmektedir. Meslektaşlarımızın şantiye sahalarında verdiği hizmet kamusal niteliktedir. Şantiyelerde denetim ve yönetim görevini yürüten meslektaşlarımız kamu görevlisi niteliğinde sayılmalı, can güvenliklerinin sağlanması da bizzat kamu gücünün sorumluluğunda olmalıdır.”
Açıklamanın sonuç kısmında şu ifadelere yer verildi:
“Marmara Depreminin üzerinden geçen 25 yılda alınmayan tedbirlerin bedelini son olarak yaşadığımız 6 Şubat Depremlerinde acı bir şekilde ödedik. Aradan geçen bunca zamandan sonra 6 Şubat Depremlerinin hemen ardından benzer konular tekrar tartışıldı, kentlerimizin afetlere karşı hazırlıksızlığı tüm çevrelerce açık bir şekilde görüldü.
Toplumun beklenen afetlere karşı endişeleri, yerel ve merkezi yöneticilerden beklentileri özellikle son yerel seçimlerde açık bir şekilde görüldü. Siyasi partilerin yerel seçim sürecinde yürüttükleri kampanyalarda afetlere karşı hazırlık önemli bir yer tutarken, bugüne kadar alınmamış tedbirlerin 6 Şubat Depremlerinde ortaya çıkardığı yıkım, seçim sonuçlarını etkileyen başlıca konulardan biri oldu. Ancak ne yazık ki bu son felaket de şimdiden gündemden çıkmış görünmektedir. Oysa önlem almak için kaybedilecek tek bir günümüz bile yoktur.
Depremin 25. yılında hayatını kaybeden yurttaşlarımızı bir kez daha saygıyla anıyor, Odamızın yapı stokunun tespiti, yapı üretimi, denetimi, kentsel dönüşüm ve mühendislik hizmetlerinin belgelendirilmesi konuları başta olmak üzere bugüne kadar yaptığı açıklamalarda, kurumlara ilettiği raporlarda ifade edilen çözüm önerilerinin bir an önce hayata geçirilmesi ve meslek odalarının bu sürece dahil edilmesi gerektiğini önemle vurguluyoruz.”