CHP’li İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) halkı aşağılama saldırganlığında AKP’nin izinden gittiğini ortaya koyan bir video paylaştı.
Videoda, otobüse binen bir kişinin başkasına ait kart kullandığı çıkan sesten belli oluyor. Sonrasında otobüste hemen herkes adamı aşağılıyor. Adam mahcup bir şekilde otobüsten iniyor. Sonra da kartın kişisel ve özel olduğunu belirten bir yazı çıkıyor.
İstanbul’da aylık kart son zamlarla tam abonman 602 TL’ye çıktı. Yani son 50 yılın “en büyük zammıyla” 4.250 lira olan asgari ücretin yüzde 15’i civarında. Açlık sınırı yandaş sendikaların yaptığı hesaplamalarda bile 5.000 liraya yaklaşıyor. Bu durumda evin kirası filan bir yana, asgari ücretli işçi o “kişisel olan” İstanbul Kart’ı alamayacak durumda. Ya da karnını ailecek birkaç gün doyurmamalı ki kart alabilsin.
Nesnel olarak bakıldığında başkasının kartını kullanan biri, bunu fantezi olarak değil, zorunlu olduğu için kullanıyordur. Yani o bayağı reklamda başkasının kartını kullanmak zorunda kalan kişi bunu keyfinden yapmıyor.
Elbette CHP’den farklı bir yaklaşım beklenmez. “Kurtarıcı” gibi halkın tek eylemini seçim sandığına oy atmakla sınırlar. Denize düşen yılana sarılır misali, saray rejiminden gına gelen emekçilere seçim sandığına sarılmak çıkış yolu olarak gösterilir. Böyle düşünen bazı aklı evveller de ulaşıma yapılan zammı savunurlar. “Akaryakıta o kadar zam gelirken belediye de zam yapmak zorunda” derler. Bir de ulaşım zammına tepki duyup eylem yapanları eleştirirler. “Akaryakıta zam gelirken bir şey yaptınız mı” diye sorarlar bilgiççe, hem de ulaşım zammına karşı eylem yapanların devrimci-ilerici olduğunu bildikleri halde. Oysa ulaşım zammına karşı eylem yapanlar her zamma karşı eylem yapıyor, yapmaya çalışıyor.
İBB’nin halkı aşağılayan videosu, bütün eylemini sadece oy kullanmakla sınırlayanların yaşayacağı mahcubiyetler hakkında fikir veriyor. Sağlık, eğitim, ulaşım gibi zorunlu hizmetlerin ücretsiz olmadığı bir sistemde sadece yaşamak için bile düzenin “suç” saydığı şeyler yapılır.
Kısacası İBB’nin videosu bir burjuva partisi olan CHP’nin doğasına uygundur. Tepki olursa elbette videoyu yayından kaldırabilir. Ama hepsi bu kadar… Ne de olsa halkı aşağılayan bakış bütün düzen partilerinin doğasında mevcuttur.
Dolayısıyla tek eylemleri oy vermekten ibaret olanlar, bir anlamda hangi partinin aşağılayacağını da “tercih” etmiş oluyorlar.
H. Ortakçı